Sentence view
Universal Dependencies - Turkish - Kenet
| Language | Turkish |
|---|
| Project | Kenet |
|---|
| Corpus Part | dev |
|---|
| Annotation | Kuzgun, Aslı; Cesur, Neslihan; Yıldız, Olcay Taner; Kuyrukçu, Oğuzhan; Yenice, Arife Betül; Arıcan, Bilge Nas; Sanıyar, Ezgi |
|---|
showing 901 - 1000 of 1646 • previous • next
Kısacası , böyle bir komşuyu mumla arasa bulamayacaktır .
s-901
8600.train
Kısacası , böyle bir komşuyu mumla arasa bulamayacaktır .
Gerçekle bağdaşmayan ihtiraslar , insanın duygusunu hüzünden tedirginliğe hatta tiksintiye kadar zorluyor .
s-902
8601.train
Gerçekle bağdaşmayan ihtiraslar , insanın duygusunu hüzünden tedirginliğe hatta tiksintiye kadar zorluyor .
Gardiyan duruma muttali olacak , gidip başgardiyana haber verecek .
s-903
8602.train
Gardiyan duruma muttali olacak , gidip başgardiyana haber verecek .
Bugünkü zevkimize muvafık olarak tasfiye edilmiş , ayıklanmış bir rivayeti bir diğerinden seçebilmek pek güçtür .
s-904
8603.train
Bugünkü zevkimize muvafık olarak tasfiye edilmiş , ayıklanmış bir rivayeti bir diğerinden seçebilmek pek güçtür .
Büyük bir millet , gururunda , haklarında , tarihinde mağdur ve muzdaripti .
s-905
8604.train
Büyük bir millet , gururunda , haklarında , tarihinde mağdur ve muzdaripti .
Onunla saatlerimizi değiştik .
s-906
8605.train
Onunla saatlerimizi değiştik .
Bir milletin kendi varlığını müdafaa etmesinden daha tabii ne olabilir ?
s-907
8606.train
Bir milletin kendi varlığını müdafaa etmesinden daha tabii ne olabilir ?
Zavallı babam geçirdiği yetmiş senelik azabın mükâfatını görecek .
s-908
8607.train
Zavallı babam geçirdiği yetmiş senelik azabın mükâfatını görecek .
Alınan tedbirlere rağmen Türkiye'nin nüfus artışını , beklenilen bir şekilde durdurmak pek mümkün görünmüyor .
s-909
8608.train
Alınan tedbirlere rağmen Türkiye'nin nüfus artışını , beklenilen bir şekilde durdurmak pek mümkün görünmüyor .
Umduk , bekledik , düşündük .
s-910
8609.train
Umduk , bekledik , düşündük .
Bir münasebeti düşerse söylerim .
s-911
8610.train
Bir münasebeti düşerse söylerim .
Bu ayakkabı sana küçük gelir .
s-912
8611.train
Bu ayakkabı sana küçük gelir .
Şöyle az buçuk mürekkep yalamış bir insanı böylesine üç nutuk çılgına döndürür .
s-913
8612.train
Şöyle az buçuk mürekkep yalamış bir insanı böylesine üç nutuk çılgına döndürür .
Kazanan , yani mürur tezkeresi alan sevinçle İstanbul'a gidermiş .
s-914
8613.train
Kazanan , yani mürur tezkeresi alan sevinçle İstanbul'a gidermiş .
Ben evin içinde zaten burusu tutulanlardan bahsedildiğine pek çok defalar müsadif olmuştum .
s-915
8614.train
Ben evin içinde zaten burusu tutulanlardan bahsedildiğine pek çok defalar müsadif olmuştum .
Müsterih ol , artık hiç korkmayacak , mesut olacaksın .
s-916
8615.train
Müsterih ol , artık hiç korkmayacak , mesut olacaksın .
Görüyorsunuz ki cevap vermekte müşkülat çekiyorsunuz .
s-917
8616.train
Görüyorsunuz ki cevap vermekte müşkülat çekiyorsunuz .
Ne de olsa amcam ; ya bir yabancıya varsa ne yapacaktık diye avunuyordu .
s-918
8617.train
Ne de olsa amcam ; ya bir yabancıya varsa ne yapacaktık diye avunuyordu .
Bu sözün tam manasını verebilmek kimseye müyesser olmamıştır .
s-919
8618.train
Bu sözün tam manasını verebilmek kimseye müyesser olmamıştır .
Sonra bileğini avucumun içine alarak nabzını sayıyorum .
s-920
8619.train
Sonra bileğini avucumun içine alarak nabzını sayıyorum .
Milletin sesini işitmek , nabzını yoklamak , meselesini ve durumunu kaynakta öğrenmek istiyordu .
s-921
8620.train
Milletin sesini işitmek , nabzını yoklamak , meselesini ve durumunu kaynakta öğrenmek istiyordu .
Fakat bir zaman sonra tabiata karşı uğraşmanın nafileliğini anlayarak her şeyi hâli üzere bırakmıştı .
s-922
8621.train
Fakat bir zaman sonra tabiata karşı uğraşmanın nafileliğini anlayarak her şeyi hâli üzere bırakmıştı .
Bunlardan bazıları kitapçı tarafından kendi namına saklanmıştır .
s-923
8622.train
Bunlardan bazıları kitapçı tarafından kendi namına saklanmıştır .
Karaman alayı , bizim harp tarihimizde büyük nam kazanmış bir alaydır .
s-924
8623.train
Karaman alayı , bizim harp tarihimizde büyük nam kazanmış bir alaydır .
Öyleyse evvela , senin istediğin dava görülmüş olur .
s-925
8624.train
Öyleyse evvela , senin istediğin dava görülmüş olur .
Konaktaki hamamlardan halayıklar , hizmetçiler de nasiplerini alırmış .
s-926
8625.train
Konaktaki hamamlardan halayıklar , hizmetçiler de nasiplerini alırmış .
Cemal Paşa , gençlik akımı içinde hatırı sayılır olduğunu bildiği için sonuna kadar Halide Hanım'ın nazına katlandı .
s-927
8626.train
Cemal Paşa , gençlik akımı içinde hatırı sayılır olduğunu bildiği için sonuna kadar Halide Hanım'ın nazına katlandı .
O beni hep nazladı , bir prensestim nazarında .
s-928
8627.train
O beni hep nazladı , bir prensestim nazarında .
Nefes aldıkça içime kurum ve is kokusu doluyor sanıyorum .
s-929
8628.train
Nefes aldıkça içime kurum ve is kokusu doluyor sanıyorum .
Ramazan sigarasının izmaritinden birkaç nefes çekti .
s-930
8629.train
Ramazan sigarasının izmaritinden birkaç nefes çekti .
Uzun süren ziyaretin sona ermesini , nefeslerini tutup beklemişlerdi .
s-931
8630.train
Uzun süren ziyaretin sona ermesini , nefeslerini tutup beklemişlerdi .
Enişte istediği kadar nefes tüketsin , hepsi bir kulağımdan girer , öteki kulağımdan çıkar .
s-932
8631.train
Enişte istediği kadar nefes tüketsin , hepsi bir kulağımdan girer , öteki kulağımdan çıkar .
Gönlümde o zamana kadar duyduğum nefret yerine büyük bir korku titriyordu .
s-933
8632.train
Gönlümde o zamana kadar duyduğum nefret yerine büyük bir korku titriyordu .
Böyle yazı yazmak onun ne haddine !
s-934
8633.train
Böyle yazı yazmak onun ne haddine !
İlçelerinde ne kadar dernek varsa hepsini harekete geçirdiler .
s-935
8634.train
İlçelerinde ne kadar dernek varsa hepsini harekete geçirdiler .
İkiniz de benim eski ahbabım ve nesildaşımsınız , rahat konuşabiliriz .
s-936
8635.train
İkiniz de benim eski ahbabım ve nesildaşımsınız , rahat konuşabiliriz .
O günden sonra Canan'ın uzun müddet neşesi kaçtı .
s-937
8636.train
O günden sonra Canan'ın uzun müddet neşesi kaçtı .
Halit'in tavrını beğenmemişti .
s-938
8637.train
Halit'in tavrını beğenmemişti .
Kanla , irfanla kurduk biz bu Cumhuriyeti / Cehennemler kudursa , ölmez nigâhbanıyız
s-940
8639.train
Kanla , irfanla kurduk biz bu Cumhuriyeti / Cehennemler kudursa , ölmez nigâhbanıyız
Birkaç gün sonra akrabalarımıza bir davet vereceğiz .
s-941
8640.train
Birkaç gün sonra akrabalarımıza bir davet vereceğiz .
Birisi niyet çeksin de biz de bir lokma bir şey yiyelim diye bekleşiyorlar .
s-942
8641.train
Birisi niyet çeksin de biz de bir lokma bir şey yiyelim diye bekleşiyorlar .
Not alıyorum , Türkçeye mısra mısra hemen tercüme ediyorum .
s-943
8642.train
Not alıyorum , Türkçeye mısra mısra hemen tercüme ediyorum .
Yarın yola çıkıyoruz .
s-944
8643.train
Yarın yola çıkıyoruz .
Numara yapıyorum gibi bir şey gelmesin aklınıza .
s-945
8644.train
Numara yapıyorum gibi bir şey gelmesin aklınıza .
Kapıdan içeri bir adım attıktan sonra durdu , nutuk verir gibi elini sallayarak .
s-946
8645.train
Kapıdan içeri bir adım attıktan sonra durdu , nutuk verir gibi elini sallayarak .
Tatlı bir duman , bütün varlığını sararak en derin yerlerine kadar nüfuz ediyordu .
s-947
8646.train
Tatlı bir duman , bütün varlığını sararak en derin yerlerine kadar nüfuz ediyordu .
Onu uzun müddet nüfuzu altında tuttuğuna bir misal olarak .
s-948
8647.train
Onu uzun müddet nüfuzu altında tuttuğuna bir misal olarak .
O aralık açıkgözün biri de ayağımdan çıkan potini almış savuşmuş .
s-949
8648.train
O aralık açıkgözün biri de ayağımdan çıkan potini almış savuşmuş .
Sivrisinekler çevresinde oğul vermeye başlamışlardı .
s-950
8649.train
Sivrisinekler çevresinde oğul vermeye başlamışlardı .
Besbelli geniş , olabildiğince umursamaz görünmek istiyordu .
s-951
8650.train
Besbelli geniş , olabildiğince umursamaz görünmek istiyordu .
Hınzır sıfır , sağda da olsa solda da olsa olaylar yaratıyor .
s-952
8651.train
Hınzır sıfır , sağda da olsa solda da olsa olaylar yaratıyor .
Er olsun subay olsun , harpte ölen her askerin müşterek sembolü meçhul askerdir .
s-953
8652.train
Er olsun subay olsun , harpte ölen her askerin müşterek sembolü meçhul askerdir .
Her reklama inanmayın .
s-954
8653.train
Her reklama inanmayın .
. olağanüstü hâl ilanına karar verilmesi durumunda , bu karar Resmî Gazete'de yayımlanır ve hemen Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur .
s-956
8655.train
. olağanüstü hâl ilanına karar verilmesi durumunda , bu karar Resmî Gazete'de yayımlanır ve hemen Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur .
Orada burada benim dedikodumu yapmışsın .
s-957
8656.train
Orada burada benim dedikodumu yapmışsın .
Komşu kadınlardan birkaçı orak işinde bize yardıma gelmişlerdi .
s-958
8657.train
Komşu kadınlardan birkaçı orak işinde bize yardıma gelmişlerdi .
Böylelerinin kirayı biriktirdikten sonra bir para vermeden ortadan sır olanları çoktur .
s-959
8658.train
Böylelerinin kirayı biriktirdikten sonra bir para vermeden ortadan sır olanları çoktur .
Yeni konut alışkanlıklarımızda ortakça sokak köpeği beslemek yok .
s-960
8659.train
Yeni konut alışkanlıklarımızda ortakça sokak köpeği beslemek yok .
Eğer bugün hepimiz bu işe karar verir ve bir ortaklık kurarsak bu gazete çıkar .
s-961
8660.train
Eğer bugün hepimiz bu işe karar verir ve bir ortaklık kurarsak bu gazete çıkar .
Ben de ödünç para bulsam hiç düşünmeden alırım .
s-962
8661.train
Ben de ödünç para bulsam hiç düşünmeden alırım .
Tam ortalık sütliman oldu derken , şimdi de bu mektup çıkmıştı karşıma .
s-963
8662.train
Tam ortalık sütliman oldu derken , şimdi de bu mektup çıkmıştı karşıma .
İşi ortaladık .
s-964
8663.train
İşi ortaladık .
Belki Tayfur'a gönlüm vardır diye ortaya balgam atıyor .
s-965
8664.train
Belki Tayfur'a gönlüm vardır diye ortaya balgam atıyor .
İçindeki becerileri ortaya çıkarmak için bu önemli bir fırsat
s-966
8665.train
İçindeki becerileri ortaya çıkarmak için bu önemli bir fırsat
Bütün sene cumadan gayri günlerde oruç tutarım .
s-967
8666.train
Bütün sene cumadan gayri günlerde oruç tutarım .
Daha ilk gecesinden karı lafı ile oturup kalkmaya başlarsa konu nereye varır ?
s-968
8667.train
Daha ilk gecesinden karı lafı ile oturup kalkmaya başlarsa konu nereye varır ?
Orada da Arif denilen hergele bizi oyuna getirdi .
s-969
8668.train
Orada da Arif denilen hergele bizi oyuna getirdi .
Yastığın üstünde oyuncuktan yuvarlandın , ödüm koptu yataktan aşağıya düşeceksin diye .
s-970
8669.train
Yastığın üstünde oyuncuktan yuvarlandın , ödüm koptu yataktan aşağıya düşeceksin diye .
Üç aydan beri bana mütemadiyen aynı oyunu oynuyorsunuz .
s-971
8670.train
Üç aydan beri bana mütemadiyen aynı oyunu oynuyorsunuz .
Gözlerimi kapadım ve ilk defa erkeklerden intikam almayı düşünerek kendimi koyuverdim .
s-972
8671.train
Gözlerimi kapadım ve ilk defa erkeklerden intikam almayı düşünerek kendimi koyuverdim .
Artık yaradılışının , varoluşunun , hayatla ödüllendirilişinin sebebini bilmektedir .
s-973
8672.train
Artık yaradılışının , varoluşunun , hayatla ödüllendirilişinin sebebini bilmektedir .
Değer yargılarımızı her an , hiç durmamacasına yeniden ölçüp biçmek zorunluluğumuz , işte bu aşağılanma sorunundan kaynaklanıyor .
s-974
8673.train
Değer yargılarımızı her an , hiç durmamacasına yeniden ölçüp biçmek zorunluluğumuz , işte bu aşağılanma sorunundan kaynaklanıyor .
Avrupa medeniyeti de ölüm döşeğindedir ama bu ölüme bir türlü katlanamaz yazarın gönlü .
s-975
8674.train
Avrupa medeniyeti de ölüm döşeğindedir ama bu ölüme bir türlü katlanamaz yazarın gönlü .
Bir uzun can çekişme bunun her anı bence / İçimi sızlatan şey ölüm değil işkence
s-976
8675.train
Bir uzun can çekişme bunun her anı bence / İçimi sızlatan şey ölüm değil işkence
Daha İstanbul'da iken buna ahdetmiş , bu yolda ölümü göze alarak Anadolu'ya çıkmıştı .
s-977
8676.train
Daha İstanbul'da iken buna ahdetmiş , bu yolda ölümü göze alarak Anadolu'ya çıkmıştı .
Ne vahşi , ne korkunç ; insanın tüylerini diken diken eden bir ölü sessizliği var .
s-978
8677.train
Ne vahşi , ne korkunç ; insanın tüylerini diken diken eden bir ölü sessizliği var .
Çok yüce bir kişi için de olsa uşaklığın öncesiz sonrasız gönüllü bir seçim hâline gelişi beni irkiltiyor .
s-979
8678.train
Çok yüce bir kişi için de olsa uşaklığın öncesiz sonrasız gönüllü bir seçim hâline gelişi beni irkiltiyor .
Önüne bakmıştı Mevlüt , ne diyeceğini bilemeden .
s-980
8679.train
Önüne bakmıştı Mevlüt , ne diyeceğini bilemeden .
Kasabaya kömür indiren dağ köylülerinin önlerine çıkıp yol kesen haydutlar .
s-981
8680.train
Kasabaya kömür indiren dağ köylülerinin önlerine çıkıp yol kesen haydutlar .
Adam hemen geldi , önüne düştü , konuşmadan evine vardılar .
s-982
8681.train
Adam hemen geldi , önüne düştü , konuşmadan evine vardılar .
Hep birden ayağa kalktılar , bizi de önlerine kattılar , yola düştük .
s-983
8682.train
Hep birden ayağa kalktılar , bizi de önlerine kattılar , yola düştük .
Sizler batıda yerleştiğiniz her karış toprakta Oğuz töresini yaşatacak örgütleri kuracaksınız .
s-984
8683.train
Sizler batıda yerleştiğiniz her karış toprakta Oğuz töresini yaşatacak örgütleri kuracaksınız .
Yelpaze çevrilir gibi birden dönüşleri , işveyle devriliş , saçılış , örtünüşleri .
s-985
8684.train
Yelpaze çevrilir gibi birden dönüşleri , işveyle devriliş , saçılış , örtünüşleri .
Hepsini at bir yana / Bari o günlerin bana / Şiirini söyle tatlı su
s-986
8685.train
Hepsini at bir yana / Bari o günlerin bana / Şiirini söyle tatlı su
Cümlenin geri kalanı özenle karalanmıştı .
s-987
8686.train
Cümlenin geri kalanı özenle karalanmıştı .
Her girdiği çevrede öbür kadınların pabucunu dama atmış , hep birinci kadın rolüne çıkmıştı .
s-988
8687.train
Her girdiği çevrede öbür kadınların pabucunu dama atmış , hep birinci kadın rolüne çıkmıştı .
Alınıp satılan eşyalar gibi ona paha biçmek akılsızlık olurdu .
s-989
8688.train
Alınıp satılan eşyalar gibi ona paha biçmek akılsızlık olurdu .
Her seferki gelişinde bu katakulliyi okursun fakat sözün ardı hep boşa çıkar .
s-990
8689.train
Her seferki gelişinde bu katakulliyi okursun fakat sözün ardı hep boşa çıkar .
Araptan başkaları için de dileyebilirsem , herkese yeşil panjurlu küçük evler versin , herkese dilediği yerde , aç insan da kalmasın .
s-991
8690.train
Araptan başkaları için de dileyebilirsem , herkese yeşil panjurlu küçük evler versin , herkese dilediği yerde , aç insan da kalmasın .
Ben , bir hayalet kadar zayıf , on altı yaşında , çarliston pantolonlu , şık fesli bir mektepli efendiydim .
s-992
8691.train
Ben , bir hayalet kadar zayıf , on altı yaşında , çarliston pantolonlu , şık fesli bir mektepli efendiydim .
Her işin tehlikesine ortak .
s-993
8692.train
Her işin tehlikesine ortak .
Emine göğsünün altından çıkardığı rutubetli bir meşin çantanın orta gözünü açtı , hesapladı , kırk para çıkışmıyordu .
s-994
8693.train
Emine göğsünün altından çıkardığı rutubetli bir meşin çantanın orta gözünü açtı , hesapladı , kırk para çıkışmıyordu .
Tastamam geriye dönmedik ama dönsek de para etmez .
s-995
8694.train
Tastamam geriye dönmedik ama dönsek de para etmez .
Paraketalarımızı yemledik , av gereçlerimize çekidüzen verdik , şakalaştık .
s-996
8695.train
Paraketalarımızı yemledik , av gereçlerimize çekidüzen verdik , şakalaştık .
Ömrünün büyük bölümünde parasızlık çekmiş olan bir çeşit kumarbazdı .
s-997
8696.train
Ömrünün büyük bölümünde parasızlık çekmiş olan bir çeşit kumarbazdı .
Paraları savurmak .
s-998
8697.train
Paraları savurmak .
Suç işlemiş gibi utanç veya korku içinde büzülmüş .
s-999
8698.train
Suç işlemiş gibi utanç veya korku içinde büzülmüş .
Hele geçen gün o Meşincioğlu Kerim Bey'e yaptığın işe parmak ısırdım .
s-1000
8699.train
Hele geçen gün o Meşincioğlu Kerim Bey'e yaptığın işe parmak ısırdım .
Edit as list • Text view • Dependency trees