Dependency Tree

Universal Dependencies - Turkish - Kenet

LanguageTurkish
ProjectKenet
Corpus Parttest
AnnotationKuzgun, Aslı; Cesur, Neslihan; Yıldız, Olcay Taner; Kuyrukçu, Oğuzhan; Yenice, Arife Betül; Arıcan, Bilge Nas; Sanıyar, Ezgi

Select a sentence

Showing 701 - 800 of 1643 • previousnext

s-701 Hâlbuki hikâyesini dinleyen eşraf efendiler , birbirlerine bakarak kahkahalarını elleriyle ağızlarında söndürmeye çalışıyorlardı .
s-702 İstanbul bu yüzden kâh gazsız , kâh elektriksiz ve kâh kömürsüz kalabilir .
s-703 Kendisi de her fırsat düştükçe bunlarla yan yana harp ettiğini söylerken âdeta kalbi ağzına gelmiş gibi olurdu .
s-704 Koca Ali susar , kalbinin yırtıldığını , kilitlenen çenelerinin çatırdadığını , şakaklarının attığını duyardı .
s-705 Bastığı hiçbir eser kaldırıma düşmemişti .
s-706 Köyün harman yerinde anlatımı kaleme gelmez bir çalışma var .
s-707 Kaleminden kan damlayan kavgacı yazarları sevmiyordu .
s-708 Lakin sonra mandalın gürültüsü , kanadın gıcırtısını duyunca hemen yerine donmuş , yatmış , kalıp kesilmişti .
s-709 Sıfatlarını kâr edinme uğruna kalkan edenler olduğunu görmek , ayrı bir üzüntü kaynağı oldu .
s-710 Bu ödev kendisine kamanço edilen eleştirmen arkadaş .
s-711 Mavi gözlü , köse , kamburu çıkmış bir ihtiyardı .
s-712 Kamyon farelerinin , kamyonlara şehir dışında bindiğinde inat ediyor musun hâlâ ?
s-713 Dördü de birbirine benzeyen zayıf , kanca burunlu çocuklardı .
s-714 Çıplak ayağım kan revan içinde kaldıkça öbürüne bakıp şükredeceğim .
s-715 Kayıplar yüksek bir rakama çıktı .
s-716 Bizim ilk romancılarımız , kapalı toplum düzeninin çelişkilerini ancak bilinçsizce saptayabiliyorlardı .
s-717 Onlarla ahbaplıkta direnirse kolaydı ; kapıaltına çekilir , güzel bir sıkıdan geçirilirdi .
s-718 El elin ayıbını terzi kumaşı alır gibi kapış kapış yaptığı için aldırış etmem .
s-719 Karabiberli , domates suyuyla karışık votka içiyorduk .
s-720 Gece kandili birdenbire sönmüş , oda zifirî karanlık kesilmişti .
s-721 Tekrar masa başına dönmekten zevkli bir bulamayacağımda karar kıldım .
s-722 Kara talihimin , bir gün bir vesile ile değişmesi şart .
s-723 Bu durum huzurumu bozmakla kalmıyor , beni derin derin düşünmeye de zorluyordu .
s-724 Bu çocuk bir bayram günü tanışıp kardeşlik ettikleri sarışın çocuk mu ?
s-725 Emine kalkmak istemiyor , boyuna hıçkırıyordu .
s-726 Fakat hanımefendi , bugün İstanbul'da karısının üstüne evlenmiş kaç erkek var ?
s-727 Ben Türk köylerini karış karış dolaştım , bilirim .
s-728 İdealizmin zamanla kariyerizme dönüşmesi çağımızın en büyük dramlarından biri .
s-729 Sarhoş buldunuz adamı karmanyolaya getireceksiniz .
s-730 Gerçi beni buraya dört atlı bir saltanat karoçası içinde sallaya sallaya getirmişlerdi .
s-731 Az sonra , şairin çok şairane bir hayretiyle karşı karşıyayız .
s-732 Eski mahalledeki bir kız gibi kasnak işlesin .
s-733 El yanında yıkar gider kaşını / Tenhalarda gülüşünü sevdiğim
s-734 Tıp öğrencileri morglarda katı kalpli olurlar .
s-735 Üzerinde hafif elbiseler vardı , başı kavuksuzdu .
s-736 Ben kayıt altına giremem .
s-737 Hani kayınvalidem olsa , canım yanmayacak ama bana sürekli kaynanalık taslayan hanım , kocamın anası bile değil .
s-738 Yarıştan kazançlı çıkmak için hasmının kayıplarına karşı duyarsız kalmak zorunludur .
s-739 Osman , kazaya kalan namazını daha ziyade geciktirmeden korkarak ayağa kalktı .
s-740 Askerde , vüzera , rical dairelerinde ' keçe külah olmak ' kıyafeti soyulup tardedilmek demek idi .
s-741 Yarın gel , burada Mushaf'a el bas , tövbe et , seni köyde bırakayım .
s-742 Yahut kendisini zorla kelepçeleyerek gönderirim .
s-743 Asker kaçağı vatan hainlerinin keleş keleş sırıtan yüzlerini hayalliyordu .
s-744 Kimi kellesinden olur padişah olayım derken , kimi de yaka paça oturtulur tahtına .
s-745 Sen ki aşkı en çılgın ihtiras ile tattın / Varlığının boynuna alevden kement attın
s-746 Kenar gezme dolan yâr gel içeri / Bize mihman olan yâr gel içeri
s-747 Böyle bir amatörlük devresi geçirdikten sonra biraz da kendi hesabına çalışmayı düşündü .
s-748 Bu şiirlerin okuyucuya tanıttığı kişi , kitapları , üç beş sevdiği dostu ile kendi köşesinde yaşamayı seven bir kimse olarak görünür .
s-749 Hacı Arif Efendi bu kıyametin içinde yarım saat boşluktan sonra kendini bir bostanın içinde buldu .
s-750 Kendini böyle sağa sola dağıttıkça tadına varılmaz bir mutluluk , esenlik duyuyordu
s-751 Ne diye herkes bu kadar rahatını sever , kendini düşünür ?
s-752 Bu borcun altından nasıl kalkacağım diye kendini yiyip durmuştu .
s-753 Kendi payıma aşkı bilmeyen , tanımayan insandan korkarım .
s-754 Kerem et aklından çıkarma beni / Ağla , gözyaşını sil melul melul
s-755 Ömrünü bu umuda kerterizlemiş kadınlar ordusunun bir neferi olarak görüyordu kendini .
s-756 Böyle bir borcun varlığını kesinlemekse , bir yazarın değişik yapıtları arasında belirli bir bağıntının varlığını kesinlemek anlamına gelir .
s-757 Gelmeyecekmiş , keyfi bilir !
s-758 Bugün keyfim yerinde olmadığından , arz odasına gelemeyeceğim .
s-759 Kale kapılarında Allah adına birbirine kılıç üşürenler .
s-760 Gülmesine gülmez ya , küçük , kıpışık , mavi gözlerinden çelik ışıltısı gibi bir şey geçer .
s-761 Düğüne kimlerin çağrıldığı anlaşılmaz , ne hediye gönderileceği de belli olmaz .
s-762 Yeni doğmuş iki çocuğu da kırk basar diye yan yana getirmezler .
s-763 Liselerden , felsefe ve mantık derslerinin dışlanması gibi bir gericilik felaketi yaşandı .
s-764 Cenabet karının oyunları da en aşağı yedi sekiz kısımlıktır , çok bekletir .
s-765 Çöp tenekeleri modernleşip metal sandıklara dönüşünce bu zavallıların çöp tenekelerinden de kısmeti kesildi .
s-766 Seni bir daha görmek kıyamete mi kaldı ?
s-767 Öğleden sonra vali yine kıza köpüre arayınca komiser Zihni'nin etekleri iyice tutuştu .
s-768 Bunlardan herhangi birisinin hizmetine girse kızılca kıyamet asıl o zaman kopar .
s-769 Ayan azası olduğu için , bekleme salonunda birkaç dakika kalmak bile kibrine dokunmuştu .
s-770 O gün her tarafı kilit kürek altına aldı .
s-771 Meydan muharebesi yüz kilometrelik bir cephe üzerinde cereyan ediyordu .
s-772 Kim bilir nerde , nasıl , kaç yaşında / Bir namazlık saltanatın olacak / Taht misali o musalla taşında
s-773 İstanbul'dan ayrılmana o sebep oldu diye gizli gizli ona kızacak , kin bağlayacaktım .
s-774 Ama şimdi derhâl giyineceksiniz ve kirişi kıracaksınız .
s-775 Bu sebeplerle bazıları eserin bu kisveye bürünmüş olarak yazıldığını kabul etmek istememektedirler .
s-776 Belediye otomobillerin elektrikli düdük ve klakson çalmalarını yasak etti .
s-777 Fakat kocakarılığı tutup kavgaya başlayınca Allah saklasın !
s-778 Devlet sahaları açmazsa böyle koftiler türer , kıtlığında icat etmeye çalışırlar .
s-779 Bana bak , Ali Çavuş , biz kimseyi soymuyoruz .
s-780 Kolayına değişmiyor bu dünyada hiçbir şey .
s-781 Bütün kol emekçilerine sıcak bakma eğilimini edindim .
s-782 Ercüment , memurluk hayatında her oturduğu koltuğu doldurmuş .
s-783 İki ayrı koltuk takımının birden nasıl yerleştirilebileceği sorusu akla ziyandı .
s-784 Ama daha önemlisi komünle bizim aramızda bir anlayış farkı olduğu açığa çıktı .
s-785 Belediyede çöpçü kadrosunda yer etmiş konducuların araştırmacılığına başvuruldu .
s-786 Amcam öfkesini kontrol altında tutmaya çalışarak derin bir soluk alıyor .
s-787 Bütün olup bitenleri kıymetlendirici bir konuşma yaptı .
s-788 Gözleri kor gibi yanan ve bir ölüden daha sarı olan diğer bir yaralı yatıyordu .
s-789 Yoksa çocuk , etrafını saran hayaletlerin dehşeti karşısında mutlaka korkudan çıldırırdı .
s-790 Hiçbir düşünce ve mülahazanın .
s-791 Nereye gideceğimi , ne yapacağımı koyu koyu düşünmeye başladığım güne kadar silah elimden düşmemiştir .
s-792 Pamuk ırgatları alaçıkların önüne oturmuşlar , koza çekiyorlardı .
s-793 Onun gençliğinde pudralı yanak , kozmetikli bıyık , briyantinli saçtı güzel sanılan .
s-794 İstanbul bu yüzden kâh gazsız , kâh elektriksiz ve kâh kömürsüz kalabilir .
s-795 Kör karanlıkta , buzlu yollardan geçiyoruz .
s-796 Amatör diplomatlar , küme küme köşebaşlarını tutmuş ve bozgunculuk propagandasına girmişti .
s-797 Gözlerinin sürmesi akmış , saçları darmadağın olmuştu .
s-798 Kemanın ince gıy gıylarına boş mağaralardaki ses akisleri gibi öten pes perdeden bir öksürük köşe tutuyor .
s-799 Ben bu kambur kızdan hoşlanmışsam , onu sevmişsem neden ona kötü gözle bakmış olayım ?
s-800 En insaflıları biraz acır , ah zavallı kötü oldu , alnının yazısı imiş derler .

Text viewDownload CoNNL-U