s-301
| Allah'ımı sever gibi seviyorum da . da'sı önemli , çünkü daha askerlik yapacağım . |
s-302
| Çalıştı da başardı . |
s-303
| Sınıfını geçsin de istediğini yapmaya hazırım . |
s-304
| Onu almadım da bunu aldım . |
s-305
| Yaşlanınca torunlarına dadı olmuş bütün kadınların öçlerini almak istiyor gibiydi . |
s-306
| Hayvanına dah edip yola koyuldu . |
s-307
| Bütün bu insanlar , amcası dâhil tiyatroda perdenin açılmasını bekler gibidir . |
s-308
| Apartmanın gazetesini , ekmeğini yirmi beş dakikalık bir gecikmeyle dağıtacaktı bundan böyle . |
s-309
| Dalgınlıkla bir gazeteyi okurken yanına oturdum . |
s-310
| En darda bulunduğu zamanlarda bile ihtiyacı olanlar ondan bir şey isteyebilirlerdi . |
s-311
| Eskiler , genç hürriyet jandarmalarının aman vermez takipleri altında darmaduman olmuşlardı . |
s-312
| Benim dar zamanlarımda , biricik yardımcım olmuş , beni rahat ettirerek annemin yanına dönmüştü . |
s-313
| Munise'nin süsü günlerce Zeyniler köyüne dedikodu sermayesi olmuş . |
s-314
| Sevmek , inanmak , bağlanmak gibi şeyler defterinde yoktu . |
s-315
| Artık tanıyamadığımız bu ışıksız kentte üç ay içinde korkunç bir değer düşümüne uğrayan hayatlarımızı düşünmüştük . |
s-316
| İçtimai dejenerelik , hayati dejenerelikten büsbütün başkadır . |
s-317
| O nasıl yarmıştı benim kafacığımı , şimdi de yakalasınlar kuyruğundan onu da tıksınlar deliğe . |
s-318
| Düşman süngüleriyle delik deşik olmaktansa tabancasını şakağına dayayıp tetiği çekmeyi düşünüyordu . |
s-319
| Yiğitlik , delikli demirin çıkışından sonra mı hapı yuttu ? |
s-320
| Her ne söylerse çelmece söyler / Dertli derunumu delmece söyler |
s-321
| Sonunda demci sızarak iyice kendinden geçer , silkeleyerek zor kendine gelir . |
s-322
| Gazete yazarlığını , edebiyatın , sanatın dışında sayanların ne demek istediklerini hiçbir zaman anlamadım . |
s-323
| Yağmur kar demedi , yola çıktı . |
s-324
| İşimiz bitiyor demeye kalmadı , herkes ayağa kalktı . |
s-325
| Sırf bu parayı ödeyemiyorum diye çekip gitmesini bağışlamıyordu . |
s-326
| Dinî seslere şarkı , çalgı sesleri cevap verir , onlara âdeta dem tutardı . |
s-327
| Devlet Denetleme Kurulu , her türlü inceleme , araştırma ve denetleme yapar . |
s-328
| İnsan başka türlü düşünmez : aklına danışır , duygularını dinler , ikisi arasında dengeyi sağlayacak bir yol bulmaya çalışır . |
s-329
| Denizdeki balığın karada komisyonculuğunu yapıyorlardı . |
s-330
| Onu kaptırınca kıyıdaki öbür kayalara konmak için depara geçerler . |
s-331
| Derbentçiler göz açtırmazlar adama , çocuk demez muma çevirirler iki günde . |
s-332
| Kahveler içilip dereden tepeden konuştuktan sonra yataklara kavuştuk . |
s-333
| İrdelediği sorunlar , bize henüz fazla derinlikli geliyor . |
s-334
| Tefecilerin eline düşerse derisini yüzerler . |
s-335
| Kayıp aileleri bir araya gelip dernek kurmuşlar . |
s-336
| Yeni yapılan okul on derslikli imiş . |
s-337
| Müşteriler ay başında borç ödeyeceklerine Tevfik'e dert yanıyorlar . |
s-338
| Bugünkü kargaşalığın baş sebebi , memlekette hakiki fikir adamlarının devede kulak kabîlinden olmasıydı . |
s-339
| Görülüyor ki insanlara bir şeyi anlatmak deveye hendek atlatmaktan güçtür . |
s-340
| Görevlilerin edalı ve dıbır dıbır yürüyüşleri bir geçit töreni izlenimini verir . |
s-341
| Sanıyorum ki bazıları dünyayı altımızdan çekip bizi dımdızlak ortalıkta bırakmaya çalışıyorlar . |
s-342
| Biz herhangi bir teşebbüs ihtimalini ebediyen hudutlarımız dışında bırakmak istiyoruz . |
s-343
| Dolabını , sandığını , kitaplarını , defterlerini didik didik aradık , bulamadık . |
s-344
| Telefon defteri aranıyor , didikleniyor . |
s-345
| Karşı sıradaki bıyıklı adam gelmiş yanında duruyor , dik dik bakıyordu . |
s-346
| Kâhyamın , pos bıyıkları kirpi sırtı gibi diken diken oldu . |
s-347
| Öyle fazla dikine gitmek iyi değildir hayatta . |
s-348
| Hangi konudan söz etse dikkati çekecek bir hava veriyor . |
s-349
| Arapça konuşan milletler arasındaki ayrılıklar da onun dikkatini çekmemişti . |
s-350
| Sarışın bir kız , pastacının vitrinine dikkatle bakıyordu . |
s-351
| Şimdi sana bir mektup dikte edeceğim . |
s-352
| Kapsamı iyice belirtilmeyen , gerektiği gibi tanımlanmayan sanat sözü , dillerden düşmez oldu . |
s-353
| Günlerce elin , dile gelmeyen çocuğunu bağrına basan fabrika sahibine acındı . |
s-354
| Hacı Kasap , âdeta bu sözleri aferin tarzında diline pelesenk etmişti . |
s-355
| Hastaya bazı şeyler soruyor . |
s-356
| Aslında ben çok az konuşan biriyim . |
s-357
| Bunda yenilmiş , içilmiş bir şey yok ya ! |
s-358
| Günlerdir doktorun dilinin altında bir şeyler olduğunun farkındaydı . |
s-359
| İsmi dilimin ucuna gelir gelmez kalbimden hafif bir cereyanın kopup damarlarıma aktığını duyuyorum . |
s-360
| Satılmışın hiddetli hiddetli çıkışması üzerine dilini yutup ters yüzüne mutfağına döndü . |
s-361
| Elmas'ın dili tutulmuştu . |
s-362
| Otobüs yolculuğundan bir hayli dilim yandı . |
s-363
| Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gördüm , ağzım açık kaldı . |
s-364
| Onun nasıl hiç sarsılmadan dimdik durduğunu gördüm . |
s-365
| Bu vaziyette , elbette işgal meselesinin diplomatik yollardan çözülmesinden yanayım . |
s-366
| Pirinçler biraz diri kalmış . |
s-367
| Bugünlerde size dirsek çevirmişler , sebebini biliyor musunuz ? |
s-368
| Bu meslekte senelerce dirsek çürüttüğüne göre kendisini gayet iyi anlayabilirdi . |
s-369
| Karşısındakine diş geçirmek inadı gene kabarmıştı . |
s-370
| Bunlar dişlerine kestirdikleri mahkûma iflahını kesinceye kadar gaddarca saldırırlar . |
s-371
| Hele biraz dişini sık , hepsi yoluna girer . |
s-372
| Ama daha üstününe , daha başarılıya ulaşabilmek için dişiyle tırnağıyla son enerji damlası bitene kadar boğuşacak . |
s-373
| Kendisiyle diyalog kuramamaktan yakındığımız insan , bazen en yakın çevremizden olabilir . |
s-374
| Beş yüz sene evvel bahadır babalarımızın sizi dize getirerek zapt ettiği yerleri alamayacaksınız . |
s-375
| O koşturmalar yakayı kaptırışın , dizginleri ele verişin açıklamaları gibi geliyordu ona . |
s-376
| Mengene gibi bir el , cerrahın yakasına yapışınca zavallının dizlerinin bağı çözülecek gibi oldu . |
s-377
| Avrupa'da doktora yapmış bu doçent beye ne buyrulur ? |
s-378
| Kızının bu hâlini gören başı çatkılı bir dolmacı bacı hemen oraya koştu . |
s-379
| Dore buklelerini sallaya sallaya ve beni ilk kez görüyormuşçasına elini uzattı . |
s-380
| İnsanına , nimetine , hayaline , hürriyetine , şairine , şarabına doyum olmuyor . |
s-381
| Tarlada bu dönümlerce pamuğun içinde çalışan amele paryası vardı . |
s-382
| Atlar bazen dörtnala kalkıyor , bazen tırısa geçiyordu . |
s-383
| Dev boylu fetih askerleri , kollarının sert derilerine iğnelerle yazdırır , barutla ovdurur , dövme yaparlardı . |
s-384
| Duasının tutup tutmayacağını söyleyemezdi . |
s-385
| Size hayır kalmadığını dudak ucuyla söyleyiverirler ve gerçekten dedikleri de çıkar . |
s-386
| Hatice Hanım pek genç dul kalmış zengin bir hanımcağızdı . |
s-387
| Ama yerine göre karşısına dikilenlere de duman attırır . |
s-388
| Sonra sen gazetende istediğin gibi ver dumanı . |
s-389
| Ne yapacağını bilmez serseri bir revişle , uzaklarda yeşil zirveleri dalgalanan duradur dağlara doğru uzaklaştı . |
s-390
| Mektup desen değil , mektup deftere yazılmaz . |
s-391
| Bu tip duvar yüzlü politikacılar , üstelik pişkin pişkin sırıtmaktalar . |
s-392
| Evine gönderilen haberleri hep duymazlıktan gelmişti . |
s-393
| Kimimiz dümen tutar mavnalarda / Kimimiz çımacıdır halat başında |
s-394
| Dayısı , amcası dâhil , obadan , oymaktan kimse dünür gitmeye gönüllü değildir . |
s-395
| Seni dünya gözüyle bir daha görmeyi nasip edene şükrolsun . |
s-396
| Günlerce , haftalarca kitapların içine gömülür , dünyayı görmezdim . |
s-397
| Gümüş şamdanların , pembe karanfillerin , kristallerin renk renk , ışık ışık parladığı sofralarda melek yüzlü , tatlı dilli insanlarla konuşur , dünyayı tozpembe görürdük . |
s-398
| Terlikçi İhsan , üst üste iki düşeş atmakla marsı sağlamış gibiydi . |
s-399
| Cevizli tel kadayıfına gönül verene de rastlanıyor . |
s-400
| Yazınsal gerçeklik , önünde sonunda bir düşlemselliğin ürünüdür . |