| s-102
| Ayağınızı denk alıp , bu sorunu bir an evvel çözümlemenizi istiyorum . |
| s-103
| Ayağınızın türabıyım , çakeriniz efendimizi dünyada bırakmam . |
| s-104
| Bu çocuk bana ayak bağı oluyor . |
| s-105
| Köy evinin içine ayak basar basmaz , elbette bir saman ve hafif tezek kokusu duyulur . |
| s-106
| Şerefini , namusunu ayaklar altına aldı . |
| s-107
| Ömrü boyunca bu vatan için , bu devletin ayakta kalabilmesi için çalıştı . |
| s-108
| Top top olmuş güzellerin sürüsü / Öncül olmuş çeker gider birisi |
| s-109
| Enişte , delikanlıları gölgede bırakacak kadar çalıştı ; hâlâ ayak üstünde . |
| s-110
| Sosyal demokratlık daha aydınca görünmüştü , ayrıca moda idi ve şimdilik bütün kapıları açan iki sihirli kelime idi . |
| s-111
| Cisimle ruhun birbirine ne kadar aykırı oldukları bundan bellidir . |
| s-112
| Talihin aşırısı da insanı eninde sonunda aptallaştırdığından , sonuç aynı kapıya çıkardı . |
| s-113
| Annem , babam çocuklar arasında hiçbir ayrıcalık gözetmezlerdi . |
| s-114
| Düşüncelerimiz ayrı düşüyor . |
| s-115
| Bu kitaba kendileri ayrımında olmasalar da pek çok insan katkıda bulundu . |
| s-116
| Ne var ki genelleyici bakış açısı , bizi bazen yararlı ayrıntılara inmekten ister istemez alıkoyuyor . |
| s-117
| Camlar çerçeveler parçalanıyor , küfürler ayyuka çıkıyordu . |
| s-118
| Bu düşünce ona epeyce azap verdi . |
| s-119
| Az sonra , şairin çok şairane bir hayretiyle karşı karşıyayız . |
| s-120
| Bizim bu Kayabaşı'nda birçok zanaat , babadan oğla aktarılır . |
| s-121
| Sen bildiğini söyle babam , alt yanını ben getiririm . |
| s-122
| Bu merdivenleri yapıldığı günden beri bu kadar telaşla çıkmamışımdır . |
| s-123
| Bir tanesi karşılarında bağdaş kurmuş , oturmuş . |
| s-124
| Arada sırada bağırışların arasında küfürler savruluyordu . |
| s-125
| İlk flörtünün onu yüzüstü bırakarak başka bir kızla çıktığı zamanlardandı yüzündeki bağışlamasız hüzün . |
| s-126
| Bağlı olduğu alay üç günlük bir dağ yürüyüşüne çıkmış . |
| s-127
| Acı çekerdim ama makul bir çocuktum . |
| s-128
| Yalnız kalmak için bahaneler arayan sendin . |
| s-129
| Tren yoluna bakan , iki yanı bahçelikli , köşklü bu ara sokak unutulur gibi değil . |
| s-130
| Bir kutu sigarasına bahse girdiler . |
| s-131
| Bak , bu söylediğin doğru ! |
| s-132
| Eğer bana sorarsanız bu kâfirlere sığınmanızı hiçbir bakımdan uygun bulmam . |
| s-133
| Fikir adamları , insanların dünyaya bakış tarzlarını değiştirmek suretiyle cemiyete tesir ederler . |
| s-134
| Perihan nine evde kalacak , baklava açacak , dolma yapacaktı . |
| s-135
| Bizim balıkçı Süleyman da bir gece balığa çıkmış . |
| s-136
| İki ay sonra sahici bir balo vereceğiz . |
| s-137
| Sakın kesme , yaş ağaca balta vuran el onmaz . |
| s-138
| Yedi sekiz balyalık bir partiden bir buçuk , iki kilo tütün yürütüyordu . |
| s-139
| Kilidi çekiştiriyorum , bana mısın demiyor . |
| s-140
| Çiçeklikten bir demet maydanoz yolup geldi , sofradaki barbunya pilakisinin üstüne doğradı . |
| s-141
| Kürsünün etrafında bir barikat kurmak suretiyle bu hücumların önüne geçmişler . |
| s-142
| Yazar , kitabına basıla verdi . |
| s-143
| Yastık koşusunu kazanan tayın , biraz idman edilirse çok atları basıp geçeceğini konuşuyorlardı . |
| s-144
| Ne çeşit , ne türlüsü olursa olsun baskına uğramayı isteyen olmaz . |
| s-145
| Behçet'e bu evin merdiven altındaki bakla gibi odasında baskın yaparlar . |
| s-146
| Batı bu belayla başa çıktı . |
| s-147
| Ben ve ablanız , fırsat buldukça size serbest ders vermeye geleceğiz . |
| s-148
| İçten içe bu duruma memnun olarak onları kavgalarıyla baş başa bıraktım . |
| s-149
| Keyfimizce yaşamamıza mâni olur , baş başa olmamızı tercih ederim . |
| s-150
| Uzun boyu , kumral saçları , sevimli çehresiyle birçok kadınlara sokakta baş çevirtiyordu . |
| s-151
| Ulema , şeyhler , yerden selam verdiler , baş eğip el öptüler . |
| s-152
| Adamın başı dara düşünce yardımına Hayrullah koşmaz da kim koşar ? |
| s-153
| İlişkilerdeki rol dağılımını sürekli karıştırdığımdan , benim de temizlikçilerle başım hep derde girmiştir . |
| s-154
| Daima başı dik olacak , idare dâhil , kimseye boyun eğmeyecekti . |
| s-155
| Benim içki ile başım hoş olmadı , şampanyadan sonra ha bire yedim durdum . |
| s-156
| Başım kazan gibiydi , bir kavanoz aspirin içsem ağrımın geçeceğine ihtimal vermiyordum . |
| s-157
| Al başına belayı , bir de hasta bakıcılık edeceğiz . |
| s-158
| Ya başına bir çorap ördürürse ? |
| s-159
| Gidip iskelenin başına dikiliyor gelen yolcuyu buyur etmek için . |
| s-160
| Orada alışmışlar , su yerine lık lık lık bira şişesini dikerlermiş başlarına , içerlermiş . |
| s-161
| Şapkasını başına geçirdi . |
| s-162
| Herkesten size ne ? |
| s-163
| Bekârlık başına vurdu . |
| s-164
| Babamın evinden çıktım / Evini başına yıktım |
| s-165
| Çiftlikte bir kısım toprakları başımızdan alacak müşteriyi beklemekten başka bir tasamız kalmadı . |
| s-166
| Hilmi Efendi'yi başlarından atmak yolunu arıyorlardı . |
| s-167
| Dertten başını alamıyor . |
| s-168
| Robenson , akıllı Robenson'um / Ne imreniyorum sana bilsen / Göstersen adana giden yolu / Başımı dinlemek istiyorum |
| s-169
| Bazen yapayalnız , kafasını sokacak bir damdan mahrum , aç , avare dolaşmış . |
| s-170
| Başımız sıkıya geldi mi hemen onlara koşacağız . |
| s-171
| İyi , sefa geldiler , hoş geldiler , başımızın üstünde yerleri vardı elbet . |
| s-172
| Koyun kurt ile gezerdi / Fikir başka başka olmasa |
| s-173
| Artık evde herkesten fazla bağırıp gülmüyor , çocuklarla eskisi gibi baş koşmuyordu . |
| s-174
| Sahneye koyma güçlükleri yaşanmaması için Alâiye'nin Kızıl Kulesi'ni başmekân olarak tasarlamıştım . |
| s-175
| Edebiyatı zenginleştiren genellikle bu tür , baştan çıkmış yazarlardı . |
| s-176
| Fransızlardan , neler olup bittiğini , neden müttefikler arasında bazı sorunların baş vermiş olduğunu öğrenmeleri isteniyordu . |
| s-177
| O geniş caddeler bugünkü hazin görünümleriyle nihayet bulurlar . |
| s-178
| Anasının bayıldığını gören çocuk avaz avaz ağlamaya başlamıştı . |
| s-179
| Ziyaret günleri hapishanelerde bir bayram havası eser . |
| s-180
| Ben bu işin sonunu beğenmiyorum . |
| s-181
| Yıkılan o saltanatlar üzerinde bir kandil gibi artık sonsuzluğa dek bekçi kalacaktı . |
| s-182
| Yurtlarına bela getiren bu kadını , ayıplamıyor kentin uluları . |
| s-183
| Solda sıfırlar önemsiz sanılır ama sağda sıfırlar da öyle zaman gelir ki bela olur . |
| s-184
| Belini biraz doğrultmuş , borçlarını ödemiş , daha rahat bir yaşam düzeyine erişmişti . |
| s-185
| Bu anlayışsızlık , benim bellek körlüğümden kaynaklanmıyor . |
| s-186
| Necdet'in benzi atıyor , kesik kesik soluyordu . |
| s-187
| Fahim Bey'in kısa boylu , ak sakallı babası , berhudar ol oğlum , gel seni alnından öpeyim , demiş . |
| s-188
| Üç dört kişi birden besmele çekmişlerdi ve hepsi birden okumaya başlamışlardı . |
| s-189
| Kış hâlâ çok zordu . |
| s-190
| Televizyon kanalları kurulması önerisini ortaya attı . |
| s-191
| Kızgın güneşin altında bütün gün beynim kaynıyor . |
| s-192
| Beyni sulanan bu ayyaş , iğrenç mahluku onlara anlatmakta ne fayda olabilirdi . |
| s-193
| Zaman aynı sorular , aynı boşluk ve avuntularla bezgince ilerlemektedir . |
| s-194
| Köy delikanlılarının bıçak çekmeye elleri bile değmedi . |
| s-195
| Bıçak kemiğe dayandı mı başkaldırır , canını sakınmaz , hakkını ister . |
| s-196
| Zırhlı otomobilin mitralyözü tarafından biçilir biçilmez bilincini yitiriyor . |
| s-197
| Her şeye peki , olur der fakat sonunda gene bildiğini yapardı . |
| s-198
| Benimki paso , dedi , hanımefendiye bir bilet kes . |
| s-199
| Matematikle ilgili bilgilerimi tazeledim . |
| s-200
| Rica etsem şu küçük bilmeceyi benim için çözer miydiniz ? |
| s-201
| Bindiği dalı kesmek diye bir deyim vardır ya , sanki insanlığın bugünkü bunalımını anlatmak için bulunmuş . |