s-101
| Bu komisyonlar, arazilerini satın almak için köylülere sunulacak fiyat teklifini belirlemede söz sahibi olacaklar. |
s-102
| Ne diyecektik. |
s-103
| Epey iş yaptılar. |
s-104
| Sezer'in, ' erteleme değil, af ' diye nitelendirdiği yasayı veto etmesi, AB uyum yasaları ile öne açılan Erdoğan'ı etkilemeyecek. |
s-105
| Biliyorum. |
s-106
| Galiba... |
s-107
| Başını kaşıyor, kararsız . |
s-108
| Vallahi çok şirin. |
s-109
| '. |
s-110
| Paşa, dalkavuk arıyor. |
s-111
| Bu beni çok üzdü. |
s-112
| Taşhan'ın kapısının önünde bir an bir kararsızlık geçirdi. |
s-113
| Türkiye'ye Çin'den elli bin turist geleceğini öngörüyorum. |
s-114
| Geceyi böylece geçirebilecektik. |
s-115
| Gülmeyin, zor durum... |
s-116
| Dirisi kanlı. |
s-117
| Kendine sakladığı bir gizemi vardır . |
s-118
| Yüksek teknolojinin yetersiz kaldığı bu havanın, bu iklimin içinde yetişen canlılar, birbirlerine ilaç, barınak, korunak oluyordu. |
s-119
| Hızlı adımlarla yeniden Taşhan'a döndüm. |
s-120
| Bana biraz onu anlattı. |
s-121
| Kim olduğunu bilmiyorum. |
s-122
| Milli Savunma Bakanlığı'nda görevli bir kurmay albay sohbet sırasında farkında olmadan kendi fikrini söyledi. |
s-123
| Böylece imece usulü ile kimseye ağır yük olunmuyordu. |
s-124
| Yalın, iddiasız, yapmacıksız. |
s-125
| Buzdolabı tıklım tıklım... |
s-126
| Mitingde ' Genel Başkanı Cem Uzan ile Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın Danışmanı Prof. Dr. Mümtaz Soysal, Kıbrıs konusundaki açıklamaları nedeniyle suçlamalardan nasibini aldı. |
s-127
| Anlat, anlat... |
s-128
| O günün son içkilerini içiyorduk. |
s-129
| İşçi Partisi ve Aydınlık gazetesinin çeşitli davaları dahil belalı denebilecek pek çok davayı alıp, üzerine gitmekten çekinmiyordu. |
s-130
| Yerini pek değiştirmez. |
s-131
| Şaşkın şaşkın onları izledim. |
s-132
| Dolaşıp durma, başım dönüyor. |
s-133
| onsekiz havaalanında ILS bulunmuyor. |
s-134
| Soğuk iklimi severler. |
s-135
| Kaç gündür bu böyle. |
s-136
| Yutmadım ama, bu seferlik geç yerine otur, demek istiyordu. |
s-137
| Bence çok haklılar . |
s-138
| Bari sek içme. |
s-139
| Görünen o ki Bitlis dosyası askeri makamlarca açılmamak üzere çoktan kapatılmıştı. |
s-140
| üç gece... |
s-141
| Teyzemin bodruma kaldırttığı eski iki koltuğu, bir kanepesi, orta masası konuk odamın başlıca mobilyası. |
s-142
| Bu kamp alanında depoların dışında iki ev var. |
s-143
| Bir mucize gerçekleşse. |
s-144
| Dün akşam İsraille Filistin Washington'da tarihi bir barışa imza attılar. |
s-145
| Şahin, TSMF Avrupa Birinci Bölge Direktörü BDDK ' ile yarın başlayacak görüşmelerin en önemli gündeminin memur ve işçilere yapılacak zam ile atıl istihdam olduğunu belirtti. |
s-146
| Birçok yazar, Kırmızı Türkler'i gündemine aldı. |
s-147
| Bir kuramı oluştururken kullanılan ilk ilkelerin, hipotezlerin gözlemlerden türetilmiş olması istenen bir durumdur . |
s-148
| Peki, niye hikayeleriyle üzerime geliyorlardı. |
s-149
| Yaşamınız boyunca birçok korkunuz oldu. |
s-150
| Bir zaman boş lokantada sesimizi çıkarmadan karşı karşıya oturduk, çatallarla, bıçaklarla oynayıp hepsini tek tek kaldırıp tekrar yerine bıraktıktan sonra sanki daha önceden başladığımız bir konuşmayı sürdürüyormuş gibi birden konuştu. |
s-151
| Oturma odasında cam kaseye kurulur. |
s-152
| Ağabeyim dahi. |
s-153
| Binamıza isim bulmak diye bir mesele çıkmıştı. |
s-154
| Kabuğunu bile korumuştur. |
s-155
| Atila Ağabey bürokrattır . |
s-156
| Garson bir meyve tabağı getirip masanın üstüne koydu. |
s-157
| ' Mülklerimiz için ' gasp edildi ' diyebiliriz. |
s-158
| Deniz saati geçmesine karşın hala yüzen birkaç kişi var. |
s-159
| Onun canlı olduğuna giderek daha çok inanıyorum. |
s-160
| Dil bükmüş, bize uydurmuşuz. |
s-161
| Halam nasıl böyle büyüklerine laf çakıştıran bir çocuk yetiştirir diye şaşakalmıştık. |
s-162
| Sigara paketim gelmiştir. |
s-163
| Pantolonu, gömleği, kayığın üzerine attı. |
s-164
| Annem bendeki bu ani değişime çok sevindi. |
s-165
| İşte onun ruhu böyle. |
s-166
| Sana açmayacağıma söz vermiştim... |
s-167
| Pantolon imalatıyla ilgili bütün tasarılar gerçek oldu. |
s-168
| Evlilik aşkı desek!.. |
s-169
| Park kurşun sesleri ile yankılanmış. |
s-170
| Eski sevgilisi kapının dışında bekliyor. |
s-171
| Her yanım titriyor, ter içinde kaldım. |
s-172
| Tek hesabın kapsamı genişliyor. |
s-173
| Kız içeri girmedi. |
s-174
| Ben tarafsız. |
s-175
| Göklere çıkarıyordun. |
s-176
| Halbuki şu anda işyerlerinin sağladığı finansmanla bu iş yürüyor ' dedi. |
s-177
| Ve fakat bu yeni gerçek, Kadıköy vapurunun karşıdan karşıya geçiş süresini hiçbir şekilde değiştirmedi. |
s-178
| Gidiyoruz, gelin. |
s-179
| Bugün iyice kalabalıklaşan kervan altı saatlik yolculukla kasabaya ulaşacak. |
s-180
| Anlatırım. |
s-181
| Dört külah dondurmayı iki eliyle tutan kız takunyalarını tıkırdatarak içeri girdi. |
s-182
| Ecevit partisinin bakanlarıyla protokolün bir tarafında otururken, diğer tarafta Chp'liler yer aldı. |
s-183
| Oysa, bunları kaçırmaya hiç niyeti yoktu . |
s-184
| Galiba haklı. |
s-185
| Bize uygun düşüyor. |
s-186
| Birkaç adım atıp, kumsalı okşayan yumuşak dalgaların çıplak ayaklarına değmesini bekledi. |
s-187
| Konduramadım, teşhirci değil. |
s-188
| Tahılcı Anadolu insanı, maydanozu azaltıp bulguru çoğaltmış. |
s-189
| Bir mikrofon, ağzının tam karşısında, bir mikrofon da Recep'in darbukasının önünde dururdu. |
s-190
| Bence yeterince değil, hiç araştırmadan haber yapılmış; okurlar yanıltılmıştır. |
s-191
| Fakat samimiyeti bozduğu için konuşmayı böyle resmi ağıza dönüştüren kişi, kendiliğinden soğuk kaçtığını anlar, bir daha herkes gibi içtenlikle konuşmaya dikkat ederdi. |
s-192
| Anlaştık. |
s-193
| İlk hareketten sonra, her şey artık doğa yasaları uyarınca cereyan eder. |
s-194
| Bahse girebilirdim ki: i) şu anda Kemal'in ortaya attığı fikirler bugün değilse bile yarın genel kabul görecektir. |
s-195
| Ama bir türlü, Ben de yıllar önce sizin gibi diye başlayan bir cümle kuramazsınız. |
s-196
| Ne kadar zengin olursan ol, diyor, seyirci olduktan sonra (al işte Nurettin Bey; sattı yedi, sattı yedi şimdi beş parasız, onun bunun eline bakıyor) sıfırı tüketirsin. |
s-197
| Arınınki petek, kuşunki yuva, ayınınki in; ama insanın barınağı hemen ev olmamış, çünkü ev başlangıcı barınak olan bir sürecin ifadesi aynı zamanda. |
s-198
| Görüldüğü gibi, dışarıdan bakıldığında doktor baba, sadık eş ve üniversite bitirmiş, iş hayatına atılmış delikanlı; toplumun aile imajına ve değerlerine ne de uygun bir aile. |
s-199
| Ancak burada üretilen elektron-pozitron çifti hiç yoktan yaratılmamış, gama fotonundan üretilmiştir. |
s-200
| Oh, iyi ki aradın Maryline. |