Dependency Tree

Universal Dependencies - Turkish - BOUN

LanguageTurkish
ProjectBOUN
Corpus Parttest
AnnotationMarşan, Büşra; Akkurt, Salih Furkan; Türk, Utku; Atmaca, Furkan; Özateş, Şaziye Betül; Berk, Gözde; Bedir, Seyyit Talha; Köksal, Abdullatif; Öztürk Başaran, Balkız; Güngör, Tunga; Özgür, Arzucan

Select a sentence

Showing 507 - 606 of 979 • previousnext

s-507 Straw, dün Ankara'dan ayrılmadan düzenlediği basın toplantısında, ziyaretinin 'verimli ve keyifli' geçtiğini söylerken, hükümetinin Kopenhag'da Türkiye'ye net tarih verilmesini destekleyeceğini yineledi.
s-508 Sevdiğin insandan aldığın en ufak olumsuz mesaja bile kafayı takmak ve hayal kırıklığına uğramaktır .
s-509 Bir an duraksıyorlar.
s-510 Kurumun itibarını koruyun.' uyarısında bulundu.
s-511 Merkez Bankası'nın 2003 yılında 6 defa gerçekleştirdiği kotasyon indirimi, bono piyasasında 2004'ün ilk günlerinde de yeni bir faiz indirimi olabileceği beklentisini arttırırken en çok işlem gören 26 Ocak 2005 vadeli tahvilin bileşik faizi 0.06 puan düşerek 25.45'e geriledi.
s-512 Bazı yazarlar da pek iyi anlamadıkları konularda halklarının anlamadığı Türkçe sözcüklerin arkasına saklanıyorlardı.
s-513 Sonuçta iyi konsantre olursak, bu maçı kaybetmeyeceğimizi düşünüyorum' dedi.
s-514 Sana, bana, Ali'ye, Tarığa, Zula'ya.
s-515 Ayrıca işin, kendi özünde protokolü var.
s-516 Bu kez 1952'de Beyoğlu'nda bir fotoğraf stüdyosu açar.
s-517 Neden olur yangına.
s-518 İstanbul-Trabzon uçağındayım .
s-519 3 adet yumurta
s-520 Su sızdırmayan kova durmadan gururlanırmış:
s-521 Oysaki terbiye ve saygı gibisi var ?
s-522 AB liderlerinin Fransa'ya tepkisini bekliyoruz.
s-523 Boğa, Aslanın kendisi için doğru kişi olduğundan emin ise, Aslan her türlü fedakarlığı bekleyebilir.
s-524 Hâlâ küçük zenci çocuklar olduğunuzun farkında değil misiniz yoksa ?
s-525 Hiroşima'dan beter' açıklamalarında gördüm Hiroşima'yı.
s-526 RP'nin bakanlık sayısını Çiller hükümetinin kanunla artırdığı gibi 36 olarak belirlenmesini istedi.
s-527 Trafik levhası yaparak sınıfa getiriniz.
s-528 Bir bardağa ihtiyacım var.
s-529 Ayırdığınız ayva çekirdeklerini de renk vermesi için ekleyin.
s-530 Adam yapmacık bir şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı.
s-531 Gözlerini sımsıkı kapar.
s-532 Bu gülümseme gibi bulacağım kendimi Mazoşist ve sadist acısever tiplerde, kendine ya da başkalarına acı vermekten haz duyma gibi çarpık, sağlıksız bir acılar felsefesi değildir sözü edilen...
s-533 Bugünlerde af konusu gündemde.
s-534 Bu durumda olan insanlar bile mutlu olabiliyor.
s-535 Hiçbir ilmi temele dayanmayan bu teori neticede başarısızlıkla sonuçlanmış fakat etkileri bir süre devam edebilmiştir .
s-536 Çocuklarınızı ve diğer kurban adaylarını korumak sizden.
s-537 Fatma Hanım ise onun favorisi olan tostu mümkün olan en büyük şekilde hazırlamakla meşgul oluyordu.
s-538 Paris, Austerlitz Garı.
s-539 Simsiyah saçları, alnı ter içindeydi .
s-540 Dünya Savaşı'ndan beri ilk kez bir savaş bölgesinde görev alan Japonlara halkı kızdırmamak için görev yeri Samava'da askeri üs dışında içki içmeleri ve domuz eti yemeleri de yasak.
s-541 Doktorum beni kapıda karşılayıp 'Hoş geldin canım.' der.
s-542 Hâlbuki tatlı dilli adam böyle bir üzüntüye kapılmaz, kimse kendisine diretmeyeceği için her gittiği yere huzur götürür.
s-543 Fransız senatör, Birinci Napolyon'la yaptığı konuşmada, 'Mükemmellik peşinde olmak, insan ruhuna musallat olabilecek en tehlikeli hastalıklardan biridir ,' der.
s-544 'Aaa... Çok teşekkür ederim.
s-545 Bu, 'benim Almanya'daki amcaoğlu anlattı' türünden efsanelere bir örnek.
s-546 2 kahve fincanı pirinç
s-547 Kabak mücveri, pırasa mücveri gibi onların çok hoşuna gidecek ucuz sebze frittata'ları yapardım .
s-548 Sohbete başladık.
s-549 İşin tuhaf yanlarından biri, 'ayartan' hiçbir zaman matador olmaz, kadınlar ayartır onları.
s-550 Düşüncesini açıkça ifade etmemek...
s-551 'Ölüm emri Öcalan'dan'
s-552 Sullivan daima yanındaydı .
s-553 Ankara ekibi, Ayhan Şahenk'te G.
s-554 Bu harekât 1994 Nisanı'nda yapıldı? Evet.
s-555 Ne var ki şaşırtıcı, dokunaklı ve yeni olan 'Play' o derece başarılı olmasaydı, eminim ki çok daha farklı, deneysel ve firesiz bir '18' ile karşılaşırdık.
s-556 Bunlar yolda karşılaşmışlar tam kavga etmeye başlamışlar, Fransa girmiş araya hooop demiş ne oluyor, koca adamlar utanmıyor musunuz kavga etmeye demiş ve bunları öpüşüp barıştırmış...'
s-557 Komutanlarımız Afgan Köyleri'ne yanaşıp onların kadınlarını, kızlarını rahatsız etmememizi tembih ettiler.
s-558 Gençliğimde kayak yaparken, üniversite ekibinin antrenörleri bize tembih etmişlerdi : 'Kar tipisinde çok üşüyüp yorgun düşerseniz, sakın yere uzanmayın' demişlerdi .
s-559 'Elim elimden kaçtı...'
s-560 Böyle düşünüyormuşum.
s-561 Zaten, Devlet Bakanı Sayın Mehmet Ali İrtemçelik, bu işlerle uğraşıyor' dedi.
s-562 Moğolistan'da yer alan Türk kültür varlıkları
s-563 Tanıdıkça hayran oluyordum Alper'e.
s-564 Yediğim içtiğim sizin olsun!
s-565 Hayat, ellerini beşiklerinin üstünde daha, şaklatmaz hunharca.
s-566 Birileri içerideki odada telefon olduğunu söyledi.
s-567 Üç haftanın sonunda eve döndüğümde benim her zamanki yatağım, bana cennet yatağı gibi gelmişti .
s-568 Fenerbahçeli Hasan, 'Umarım futbolcuların hepsi Fenerbahçeli gibi oynarlar da Ali Sami Yen'de bazıları hak ettikleri dersi alır,' diye sesleniyor Fenerlilere.
s-569 Bu yolda özel çabaları var; televizyona çıktı kaçırmıyorlar, kasetlerini alıyorlar, konserlerine mutlaka gidiyorlar, imzalı resimler, odalara asılan posterler, sokakta görünce sarılmalar, saldırmalar işin cabası.
s-570 İşte asıl şarkıyı söyleyen ve söyleten gerçek bu.
s-571 30'unun ise Adalet Bakanlığı'nın yaz kararnamesinde geçen ancak HSYK'nın yüksek yargı kökenli üyelerinin itiraz ettiği isimlerden oluştuğu öğrenildi.
s-572 Burada on beş gün kadar daha kaldıktan sonra dönüş yolculuğuna başladık.
s-573 Sarhoş, kabadayı, şımarık bir zengin piçi, yüzünü hiç görmediğim, fotoğraflarda da yaşamından kesintiler saptanamamış, sadece annemin tanımlarıyla anlattığı öykülerle belleğimde canlılığını sürdüren on sekiz yaşındaki kapı gibi, yakışıklı yakışıklı Nazmi Dayımı öldürmüş.
s-574 Onların değişmemeleri, işte bir arpa boyu dahi ilerlemeyen Türkiyemizin kara bahtıdır .
s-575 Talebeler ikişer üçer banklara oturmuş, aralarında şakalaşıyor, gülüşüyorlardı.
s-576 Bu sinirlilik gardiyanlara da bulaşmıştı .
s-577 - Mannesheim'a, dedim.
s-578 ABD'nin muhtemel operasyonundan korkarak kaçan militanlarla İran güçleri arasında yer yer çatışmalar çıktığı, İran tarafının 8 kadar kayıp verdiği öğrenildi.
s-579 Sonra tanıştığımızda, yapıyorum ya da yapacağım dediği şeyi yapabilecek yeterlilikte olmadığını gördüğümde elbette hayal kırıklığı yaşıyorum.
s-580 Bu kişiler sonradan hayatları boyunca normal davranış stratejileri geliştiremezler.
s-581 Van kedisi heykeline baktık.
s-582 Bunlar maden kömürü idi.
s-583 Suyunu sıktıktan sonra salata kasesine koyun.
s-584 Daha önce ne diyorduk? Her Avrupalı, Kıbrıs Türk devletine giderek orada yaşayabilecek ve yatırım yapabilecek, Rumlara ise kısıtlamalar olacak diyorduk.
s-585 Hazırladığınız köfte harcından misket büyüklüğünde köfteler yuvarlayın.
s-586 Musiki'de birçok Nevruz makamının olduğu da...
s-587 Çünkü, tatlı ve tuzlu hiçbir şey yememem gerekiyordu.
s-588 Orada otuz Ramazan oruç yiyenlerin bayram namazına hakları yoktur diyerek bir kural koydunuz.
s-589 6 adet fesleğen sapı karabiber
s-590 Açılış heyecanı yine Suna Kıraç'a düşmüştü .
s-591 Bu tendon bacağın geniş kaslarını topuk ile irtibatta tutar.
s-592 Günümüzde verdiği rahatlığa alıştığımız basit ya da karmaşık daha birçok buluş.
s-593 Dursun Çiçek hâkim ve savcılar tarafından kullanılan kapıdan adliye binasına alındı.
s-594 Devlet sırrı niteliğini taşıyan bilgi ve belgeler, Başbakan'ın başkanlığında oluşturulacak kurul tarafından belirlenecek.
s-595 - Misk, Asya'nın yüksek dağlarında yaşayan bir tür erkek ceylanın karın derisi altındaki bir bezden çıkarılan, çok güzel kokulu bir sıvı.
s-596 Develioğlu, kampanyada 20 markanın yer aldığını, isteyen markalara kapılarının açık olduğunu söyledi.
s-597 Irak'ta birçok PKK kampına biz girdik.
s-598 Çünkü bende olduğu gibi, bir kez daha doğup ölmek de var.
s-599 Sonraki günler yaşlı bir kadınla tanıştık.
s-600 'Dostoyevski varken , Puşkin varken , bu sapısiliğin heykeli dikilir mi?
s-601 Dolap molap yapılır'
s-602 Bir evi temizlemek nasıl ki öncelikle çöpleri, döküntüleri uzaklaştırmak ve her şeyi yerine yerleştirmeye dayanıyorsa, başağın de zihni böyle çalışır.
s-603 O andaki yaşanan gerçeklere göre senaryolar yazılıyordu.
s-604 Yediyordu Elif kağnısını,
s-605 Staunton-Holland yok
s-606 Yani uzun sözün kısası, biz hepimiz birbirimize muhtacız.

Text viewDownload CoNNL-U