s-606
| Artık hiçbir şey avutamaz beni, kendimi kandırabileceğim bir şey yok. |
s-607
| Koray, bilim etkinliğinin tarih içindeki serüvenini geleceğe de uzanarak analiz ederken dosyamıza güzel bir giriş de yapıyor. |
s-608
| Şimdi bu uçak kazasından da yaralı olarak çıktı. |
s-609
| Ne tuhaf şeyler değil mi, şu anlattıklarım size? |
s-610
| Bozduğunu onun tamir etmesi imkansızdı artık. |
s-611
| Türban konusunu da açan komutanlar, bu konuda Anayasa Mahkemesi'nin kararı ile Cumhurbaşkanı'nın yaptığı uyarıyı anımsatarak toplumu gerecek davranışlardan kaçınılması gerektiğini anlattılar. |
s-612
| Bacağımı da sabah değil, gece köpek ısırdı. |
s-613
| Ben şimdi içeriye giriyorum. |
s-614
| İkincisi, big bang bilim dünyasında yaygın olarak onanan değil yaygın olarak propagandası yapılan bir senaryodur . |
s-615
| Bu yüzden mi terk ettin evini. |
s-616
| Kitaplar eskimemişti belki. |
s-617
| Ve hiç kimse benim eşyamla ilgili düşüncelerimi de merak etmiyordur kuşkusuz... |
s-618
| Dönüp baktı bana. |
s-619
| Sınıfta en arka sırada otururdu Ramiz. |
s-620
| İçerisi tıklım tıklım doluydu . |
s-621
| Babasına koşmuş yumurcak. |
s-622
| babasına yemek götürdük, dedi Katana duyulur duyulmaz bir sesle. |
s-623
| Sakinleştirir bu beni yavaş yavaş. |
s-624
| Ekonomi yetkililerinin YPK toplantısında gündeme getirmeyi planladığı toplusözleşme görüşmeleri konusunda da işçi konfederasyonlarına düşük oranlı bir zammın önerilmesi tartışılıyor. |
s-625
| Konuştun mu onunla. |
s-626
| Hadi lan, zil çalmıştır bile. |
s-627
| Nereden biliyorsunuz ki o kadın olduğunu. |
s-628
| Orhan kuşkuyla: Ağzımdan laf almaya çalışıyorsun değil mi? Sonra da anneme babama yetiştir, dedi sinirli sinirli. |
s-629
| Bir konutun, bir aile için ev olabilmesi, o ailenin, o konutun mülkiyetine sahip olması şartına bağlı değildir. |
s-630
| Bazen çok para verir bana. |
s-631
| Son olarak, bin yılın ünlü matematikçilerini ansiklopedik biçimde yansıtan bir çalışmamız da var. |
s-632
| Bazen arkadaşlarla toplantıdayken de dilime takılıveriyor. |
s-633
| Yolculuk, başka bir kentte olmak, hep karşılaştığım yeni şeyler, derinden derine izini süren heyecan dirilik yaratmıştı bende. |
s-634
| İnanır mı. |
s-635
| Senin de bu gösteriyi izlemeni isterdim. |
s-636
| Efendi görünme dalgasına değildi, zorunluluktandı . |
s-637
| Lange Leidsewards Straat'da Kierkegaard okuyan kıza, kendisiyle yeniden görüşmekten sevinç duyacağımı söylemiş, ertesi gün öğleye doğru, onun oturduğu sokağın başındaki o güzel, iki katlı kahveye çağırmıştım onu. |
s-638
| Artık duygularının, hastalıklarının ağrılarını kesecek uyuşturucu da olmadığı için neye sığınacağını bilemeyecek hale geliyor. |
s-639
| Haftalık belki bulaşık. |
s-640
| O kişi olmazsa yaşayamam; sekssiz yaşayamam; alkolsüz bir hayat düşünemem; başarı için günde on altı saat çalışmam gerekir vb. |
s-641
| Bu savların hepsinin yanlışlığı (fallacies) gösterilmiş, idealist dizgeler yadsınmıştır (refuted). |
s-642
| Yürüdüğümüz yol bitmiş, bir başka sokağa açılmıştı. |
s-643
| O anlamda, tarihin doğrusu ya da yanlışı çok da fark etmiyor. |
s-644
| Binlerce yıllık bir geleneğin teknolojiye üstünlüğünü sembolize ediyordu bunlar. |
s-645
| Bitecek bu şaşkın serüven... |
s-646
| Erkekler Parkı mı! dedim. |
s-647
| -İstemesen de gidelim. |
s-648
| ?imsiniz ? dedi bir erkek sesi. |
s-649
| Ancak Batı'nın şekerle başlayan ve ağrı kesicilerle devam eden bağımlılıkları onlara da ulaşmıştı. |
s-650
| Bu yüzden alışveriş bilimini yaratırken antroplojinin katkısı tartışılmaz. |
s-651
| O da gömlek cebinden bir paket sigara çıkardı. |
s-652
| Babası her hafta düzenli olarak kardeşleriyle birlikte tıraş ederdi onu. |
s-653
| Erkekler Parkı yakında olmalı öyleyse . |
s-654
| Gene gittin oraya. |
s-655
| Sanırım o zaman da gelmemişti. |
s-656
| Yani bu model, bize de uygun düşüyor. |
s-657
| Bazılarımız buna gerek olmadığını düşünüyordu ama çoğunluk, apartmana esprili bir ad taksak fena mı olur a yatkındı . |
s-658
| Başlıktaki MCB deyimi ne? |
s-659
| Ne tuhaf anlattın bana bu makineyi... |
s-660
| Ne yazayım? diye sordu Mebrure. |
s-661
| Kadınlar sadece erkekler yüzünden mi derviş olmaz. |
s-662
| Şimdi düşünüyorum da, galiba o parkın dışında yapamayacağım ben, dedi Kerem. |
s-663
| Bunlar senin Kutup Yıldızı'nın fikirleri, izlemen gereken yol da bu. |
s-664
| Sen de! Ablasının eğilen başı doğruldu. |
s-665
| Binlerce, onlarca, yüzlerce soru sorabilirdim daha. |
s-666
| Niçin geldim buraya bilmiyorum. |
s-667
| Biz sadece Milli Görüş tabanından değil, bütün kesimlerden oy aldık. |
s-668
| Acaba şimdiden davetiyeleri yazıp dağıtsam mı? |
s-669
| Senin de kendini asma ihtimalin var mı, yok mu. |
s-670
| O zaman tamam dedi babam Karar verildi. |
s-671
| Sonra birdenbire her şeyini verir bana. |
s-672
| Bu davanın sağlıklı görülebilmesi için de askeri savcının hazırladığı kararların ve bu kararlara alt yapı oluşturan raporların tamamının askeri savcılıktan istenmesi ve dava ile ilgili kişilerce incelenmesi gerekiyordu. |
s-673
| Kendi darbukası ise en pahalı, en iyi kalite darbukaydı . |
s-674
| Saçları kır. |
s-675
| Vazo almak isteyenler çoğunlukta. |
s-676
| Melek bana yardım edersen çocuklarla başa çıkarım, dedi üsteleyerek Memo. |
s-677
| Evet; bir kadın o, dedi Kerem. |
s-678
| Kuzey Halkları Enstitüsü'nün kurulması ise Evenlerin sorunlarının bilimsel platformlara taşınmasını sağladı. |
s-679
| Kaç kez denemişti; iki türküden sonra balıkçılar, utangaç hallerinden sıyrılıp, tarihin değil, doğanın kendilerine verdiği niteliği yeğleyerek, masalarda oturan yabancı kadınlara göz süzmeye başlıyorlardı. |
s-680
| Onun garip çekimine girmişimdir artık. |
s-681
| Çiftler muhteşem dans ediyorlar, rüya gibi. |
s-682
| Hemen Esin'le Özen'in odasına koştum. |
s-683
| Sırtına yapışan kumlar, otlar bile uyandıramadığına göre çok yorgun olmalıydı. |
s-684
| İçki var mı? diye sordu Kerem. |
s-685
| Aydınlatır mısınız? ' diye soruyor. |
s-686
| Aman sus, kapa almacı... |
s-687
| Belli ki modern dünyanın hantal varoluş biçimleriyle yüzleşmek geyiklerin hoşuna gitmiyor. |
s-688
| Cinayet, duyguların, tutkunun, nefretin, intikamın, korkunun, yaşama isteğinin; yok etme arzusunun doruğa tırmandığı bir andı , insanlara ortada bir cinayet olmadan bu duyguları yaşatabilecek tek şey vardı hayatta, o da bir romandı . |
s-689
| Ne anlattım ki size. |
s-690
| Gece rüzgarından saçım başım dağıldı, dedi genç erkek; elleriyle saçını düzeltmeye çalıştı. |
s-691
| Adının açıklanmasını istemeyen emekli bir büyükelçi de saldırıların şahıslara değil devlete karşı yapıldığına dikkat çekerek ' Diplomatik kanallardan yapılan bir anlaşma gibi görünüyor ' dedi. |
s-692
| Bitirince söz mü? dedi çocuk, ellerini annesinin göğsüne dayayıp. |
s-693
| Boşuna üzülüyorsun istediğin zaman gelip Kahve'yi görebilirsin. |
s-694
| -Uydurma mı yani. |
s-695
| Durum böyle olsaydı, ona şu kentin en canlı yeri olan alandaki kahvelerden birinde rastlardım şimdiye kadar. |
s-696
| Önce hayatlarının çizgileri teğet değdi birbirine... |
s-697
| Önce kahvelerimizi içelim de... |
s-698
| Recep'e kadınların ayaklarını gösterdi belli belirsiz bir göz işaretiyle. |
s-699
| Bozduğunu o düzeltemez artık, lafını ilk defa o gün orada ettim. |
s-700
| Bazen çabuk söner böyle şeyler, dedim. |
s-701
| Versem mi acaba? Yanlış bir şey yapmış olmayalım? diye sordu. |
s-702
| Ama böyle birdenbire nasıl oldu bu iş? Yüreğinden ve beyninden nasıl çıktınız? İçeride mi o? dedim. |
s-703
| Sezginler ne ile uğraştığını o güne kadar tam olarak bilemese de Senem başlarına gelebilecekleri tahmin edebiliyor ve bu yüzden Sezginler'i uyarma ihtiyacını hissediyordu. |
s-704
| İkinci dubleden sonra kravat düzeneğine gerek kalmazdı artık. |
s-705
| Pozitif thermal control system etiketli son teknoloji botların ve montların yerine çift kat battaniyeden pantolonu, porsuktan yelek ve eldivenleri, geyik derisinden paltoyu, hele içi keçe çorapla kalınlaştırılmış çift kat geyik derisinden çizmeleri giydiğime pek memnundum şimdi: Eksi on beş derecede, karlara gömüle gömüle giden geyik kızağında oturuyorum ve üşümüyorum. |