Sentence view

Universal Dependencies - Turkish - Kenet

LanguageTurkish
ProjectKenet
Corpus Partdev
AnnotationKuzgun, Aslı; Cesur, Neslihan; Yıldız, Olcay Taner; Kuyrukçu, Oğuzhan; Yenice, Arife Betül; Arıcan, Bilge Nas; Sanıyar, Ezgi


showing 201 - 300 of 1646 • previousnext


[1] tree
Düşüncelerini ne üzerine bina ediyorsun .
s-201
7900.train
Düşüncelerini ne üzerine bina ediyorsun .
[2] tree
Kaç kez yakındım ona , yüzünü öyle bir yas kapladı ki yakındığıma da yakınacağıma da bin pişman oldum .
s-202
7901.train
Kaç kez yakındım ona , yüzünü öyle bir yas kapladı ki yakındığıma da yakınacağıma da bin pişman oldum .
[3] tree
Ondaki , bir anlık bir şimşek çakıntısından ve hemen kulak tıkanabilmesi mümkün bir tıkırtıdan başka bir şey değildi .
s-203
7902.train
Ondaki , bir anlık bir şimşek çakıntısından ve hemen kulak tıkanabilmesi mümkün bir tıkırtıdan başka bir şey değildi .
[4] tree
Ben , bir ayağı çukurda hasta bir ihtiyarım .
s-204
7903.train
Ben , bir ayağı çukurda hasta bir ihtiyarım .
[5] tree
Ne olur bir biçimine getir / yak şu linyiti çıtır çıtır
s-205
7904.train
Ne olur bir biçimine getir / yak şu linyiti çıtır çıtır
[6] tree
Son günlerde birbiri üstüne gelen yorgunluklardan söz etti .
s-206
7905.train
Son günlerde birbiri üstüne gelen yorgunluklardan söz etti .
[7] tree
Gel gör ki dilimin ucunda kağnı var .
s-207
7906.train
Gel gör ki dilimin ucunda kağnı var .
[8] tree
Neden bir de onların eğitmenliğini yükleniyoruz ?
s-208
7907.train
Neden bir de onların eğitmenliğini yükleniyoruz ?
[9] tree
Bu bahçeye bir defacık girmek kabadayılığını gösterebilen küçük külhanbeyler bir daha buna cesaret edemezler .
s-209
7908.train
Bu bahçeye bir defacık girmek kabadayılığını gösterebilen küçük külhanbeyler bir daha buna cesaret edemezler .
[10] tree
Hiç merak etmeyin , hep bire bin katarak anlatır .
s-210
7909.train
Hiç merak etmeyin , hep bire bin katarak anlatır .
[11] tree
Bu çocuğa bir hâl oldu , bu çocuk avareleşti .
s-211
7910.train
Bu çocuğa bir hâl oldu , bu çocuk avareleşti .
[12] tree
Bütün eski plaklar insanı hüzünlendirir .
s-212
7911.train
Bütün eski plaklar insanı hüzünlendirir .
[13] tree
Günden güne eriyen Kerime'yi , o tek kardeşimi kurtarabilirim ümidiyle size koştum .
s-213
7912.train
Günden güne eriyen Kerime'yi , o tek kardeşimi kurtarabilirim ümidiyle size koştum .
[14] tree
Üniversiteyi filan bir kalem geçin , liseyi bile okuyamamıştı .
s-214
7913.train
Üniversiteyi filan bir kalem geçin , liseyi bile okuyamamıştı .
[15] tree
Yanlışını düzeltmek için bir kolayını aramaya başladı .
s-215
7914.train
Yanlışını düzeltmek için bir kolayını aramaya başladı .
[16] tree
Yıllardan beri dişinden tırnağından artırdığı , çoluk çocuğunun nafakasından kestiği parayı günün birinde , ben de bu zilletten kurtulurum umuduyla bir köşeye koymuştu .
s-216
7915.train
Yıllardan beri dişinden tırnağından artırdığı , çoluk çocuğunun nafakasından kestiği parayı günün birinde , ben de bu zilletten kurtulurum umuduyla bir köşeye koymuştu .
[17] tree
Fakat bütün bu sözler benim bir kulağımdan girip öbür kulağımdan çıkıyordu .
s-217
7916.train
Fakat bütün bu sözler benim bir kulağımdan girip öbür kulağımdan çıkıyordu .
[18] tree
Bir nevi oyunbozanlık da sayabilirsiniz bunu .
s-218
7917.train
Bir nevi oyunbozanlık da sayabilirsiniz bunu .
[19] tree
Bir sıkımlık canın var .
s-219
7918.train
Bir sıkımlık canın var .
[20] tree
Doktorlar , bir süre ağır kaldırma , demişlerdi .
s-220
7919.train
Doktorlar , bir süre ağır kaldırma , demişlerdi .
[21] tree
Abdurrahman Çelik , devletin sansürcü olmadığını kaydetti .
s-221
7920.train
Abdurrahman Çelik , devletin sansürcü olmadığını kaydetti .
[22] tree
O zamana kadar kira köşelerinde sürünmekten bir tat , bin feryat , türlü sıkıntılara giriftar olmuşken .
s-222
7921.train
O zamana kadar kira köşelerinde sürünmekten bir tat , bin feryat , türlü sıkıntılara giriftar olmuşken .
[23] tree
Canım şurada bir tek atalım , serinleriz , konuşuruz , dediler .
s-223
7922.train
Canım şurada bir tek atalım , serinleriz , konuşuruz , dediler .
[24] tree
Bana sarıldı , ağladı .
s-224
7923.train
Bana sarıldı , ağladı .
[25] tree
Bekâr olduğumuza bir yiyelim de bin şükredelim .
s-225
7924.train
Bekâr olduğumuza bir yiyelim de bin şükredelim .
[26] tree
Bir yudum anlayış görebilmek için yüzünde , zorluyorum kendimi .
s-226
7925.train
Bir yudum anlayış görebilmek için yüzünde , zorluyorum kendimi .
[27] tree
Fakat geçim durumunu az çok düzene sokmuş ve biti kanlanmışlar için rütbe ve şeref , paranın da üstündedir .
s-227
7926.train
Fakat geçim durumunu az çok düzene sokmuş ve biti kanlanmışlar için rütbe ve şeref , paranın da üstündedir .
[28] tree
Kendisine ikram edilen kahveyi içerken her nefes alış verişinde göğsündeki taşın o bitmek tükenmek bilmez takırtıları duyuluyordu .
s-228
7927.train
Kendisine ikram edilen kahveyi içerken her nefes alış verişinde göğsündeki taşın o bitmek tükenmek bilmez takırtıları duyuluyordu .
[29] tree
Lübnan hükûmeti Türk emlakini usulen bloke ettiğinden satış muamelesi durdurulmuş .
s-229
7928.train
Lübnan hükûmeti Türk emlakini usulen bloke ettiğinden satış muamelesi durdurulmuş .
[30] tree
Her gün evde pişen türlü yemeklerin hiçbiri sensiz boğazımdan geçmiyor .
s-230
7929.train
Her gün evde pişen türlü yemeklerin hiçbiri sensiz boğazımdan geçmiyor .
[31] tree
Fazla imrendiriyorsun insanı , boğaz olacağız .
s-231
7930.train
Fazla imrendiriyorsun insanı , boğaz olacağız .
[32] tree
Bize daima yakın tarihimizin kaygılar , boğunçlar uyandıracak siyasalarından birer portre çizmeyi amaçlamış gibidir .
s-232
7931.train
Bize daima yakın tarihimizin kaygılar , boğunçlar uyandıracak siyasalarından birer portre çizmeyi amaçlamış gibidir .
[33] tree
Merak etme kızım , bok yiyor o herif , dedi .
s-233
7932.train
Merak etme kızım , bok yiyor o herif , dedi .
[34] tree
Borçlanalım size .
s-234
7933.train
Borçlanalım size .
[35] tree
On beş lira borç aldıktan sonra eve döndüm .
s-235
7934.train
On beş lira borç aldıktan sonra eve döndüm .
[36] tree
Para muamelelerinden borçlu çıkmıştı .
s-236
7935.train
Para muamelelerinden borçlu çıkmıştı .
[37] tree
Burada domates , biber , soğan .
s-237
7936.train
Burada domates , biber , soğan .
[38] tree
Ümidim boşa çıkınca dizlerimin bağı çözülür .
s-238
7937.train
Ümidim boşa çıkınca dizlerimin bağı çözülür .
[39] tree
Boş boş baktığımı görünce öfkelenip elindekileri bir köşeye attı .
s-239
7938.train
Boş boş baktığımı görünce öfkelenip elindekileri bir köşeye attı .
[40] tree
Ben birkaç gündür arıyorum , birkaç yerlere başvurdum , boş çıktı .
s-240
7939.train
Ben birkaç gündür arıyorum , birkaç yerlere başvurdum , boş çıktı .
[41] tree
Bizden sonra cenaze çıkmış bir eve benzeyen Bekirağa bölüğündeki arkadaşlar boş durmamışlardı .
s-241
7940.train
Bizden sonra cenaze çıkmış bir eve benzeyen Bekirağa bölüğündeki arkadaşlar boş durmamışlardı .
[42] tree
Beni her türlü zevkten mahrum ediyorlar
s-242
7941.train
Beni her türlü zevkten mahrum ediyorlar
[43] tree
Kimi kastettiğimi boş ver !
s-243
7942.train
Kimi kastettiğimi boş ver !
[44] tree
Boyu bosu yerinde , yakışıklı adam .
s-244
7943.train
Boyu bosu yerinde , yakışıklı adam .
[45] tree
Çobanın hekim parasını , ilaç parasını boyunlarına aldılar .
s-245
7944.train
Çobanın hekim parasını , ilaç parasını boyunlarına aldılar .
[46] tree
Şoför yine boynunu büktü , ' O yürüyemezse , ben de yürüyemem ne yapayım ? ' der gibi yüzüme baktı .
s-246
7945.train
Şoför yine boynunu büktü , ' O yürüyemezse , ben de yürüyemem ne yapayım ? ' der gibi yüzüme baktı .
[47] tree
Eli göğsünde , boyun keserek dervişçe bir selamla alçak bir sedirin ucuna ilişti .
s-247
7946.train
Eli göğsünde , boyun keserek dervişçe bir selamla alçak bir sedirin ucuna ilişti .
[48] tree
Kefil olmak istediğiniz adamı evvela benden soracaksınız .
s-248
7947.train
Kefil olmak istediğiniz adamı evvela benden soracaksınız .
[49] tree
Aylak kişiliğine tutarlı bir boyut katar .
s-249
7948.train
Aylak kişiliğine tutarlı bir boyut katar .
[50] tree
Bozkırlı bir çocuğum .
s-250
7949.train
Bozkırlı bir çocuğum .
[51] tree
Bozuntuya vermedim , yürüdüm , yanına gittim .
s-251
7950.train
Bozuntuya vermedim , yürüdüm , yanına gittim .
[52] tree
Söyleyecek söz bulamıyor , bön bön ihtiyar Rum'un yüzüne bakıyordum .
s-252
7951.train
Söyleyecek söz bulamıyor , bön bön ihtiyar Rum'un yüzüne bakıyordum .
[53] tree
Sen gerçek hayattan bucak bucak kaçıyorsun .
s-253
7952.train
Sen gerçek hayattan bucak bucak kaçıyorsun .
[54] tree
Fransa'da bu kabîl gazetelerin daniskası mevcuttur .
s-254
7953.train
Fransa'da bu kabîl gazetelerin daniskası mevcuttur .
[55] tree
Bununla beraber odama kimseye görünmeden girdiğime memnun oldum .
s-255
7954.train
Bununla beraber odama kimseye görünmeden girdiğime memnun oldum .
[56] tree
Ona kalsa evleneceğiz ama annesi beni istemiyormuş .
s-256
7955.train
Ona kalsa evleneceğiz ama annesi beni istemiyormuş .
[57] tree
Ayyaşlar , bol bol buzlu , buzsuz rakı içtiler .
s-257
7956.train
Ayyaşlar , bol bol buzlu , buzsuz rakı içtiler .
[58] tree
Buralara kadar zahmet ettiniz , büyüklerin ellerinden , küçüklerin gözlerinden öperim .
s-258
7957.train
Buralara kadar zahmet ettiniz , büyüklerin ellerinden , küçüklerin gözlerinden öperim .
[59] tree
Bir eski muallime olan annem , istese de büyüklük satamazdı , elinden gelmezdi .
s-259
7958.train
Bir eski muallime olan annem , istese de büyüklük satamazdı , elinden gelmezdi .
[60] tree
Bir lacivert petunya vardır ki renginin hoşluğuna canlar dayanmaz .
s-260
7959.train
Bir lacivert petunya vardır ki renginin hoşluğuna canlar dayanmaz .
[61] tree
Canı cana ölç .
s-261
7960.train
Canı cana ölç .
[62] tree
Kadıncağız canı ile uğraşıyor , sen de eğleniyorsun .
s-262
7961.train
Kadıncağız canı ile uğraşıyor , sen de eğleniyorsun .
[63] tree
Millet her ne zaman isterse uğrunda canımdan geçmeye hazırım .
s-263
7962.train
Millet her ne zaman isterse uğrunda canımdan geçmeye hazırım .
[64] tree
Serbestçe birisi olursa sizin canınızı sıkar .
s-264
7963.train
Serbestçe birisi olursa sizin canınızı sıkar .
[65] tree
Ne derse desin , gözü bunun canını yakmakta .
s-265
7964.train
Ne derse desin , gözü bunun canını yakmakta .
[66] tree
Atölyede duyduğum kelimeleri , cümleleri cankulağı ile dinliyor , bunları aynen Fransızlar gibi kullanmak için can atıyordum .
s-266
7965.train
Atölyede duyduğum kelimeleri , cümleleri cankulağı ile dinliyor , bunları aynen Fransızlar gibi kullanmak için can atıyordum .
[67] tree
Bu sözleriniz bana can verdi .
s-267
7966.train
Bu sözleriniz bana can verdi .
[68] tree
Öldürecek adam öldüreceğim diye cart cart ötmez , sıkı ise gelir öldürür .
s-268
7967.train
Öldürecek adam öldüreceğim diye cart cart ötmez , sıkı ise gelir öldürür .
[69] tree
Evvela Nihat bir nutukla celseyi açtı .
s-269
7968.train
Evvela Nihat bir nutukla celseyi açtı .
[70] tree
Keban Barajı , Doğu Anadolu'nun elektrik ve su sorununa büyük ölçüde cevap vermiştir .
s-270
7969.train
Keban Barajı , Doğu Anadolu'nun elektrik ve su sorununa büyük ölçüde cevap vermiştir .
[71] tree
Tarla kenarlarından toplanan ufak tefek cırtatan domatesiyle pişmiş bol soğanlı bulgur pilavı tenceresini ateşten indiren ana ter içindeydi .
s-271
7970.train
Tarla kenarlarından toplanan ufak tefek cırtatan domatesiyle pişmiş bol soğanlı bulgur pilavı tenceresini ateşten indiren ana ter içindeydi .
[72] tree
Cicim !
s-272
7971.train
Cicim !
[73] tree
Mademki her baktığı insanın ciğerini dahi okuyordu , nasıl olup da etrafını saran mideci dalkavukların ikiyüzlülüğünü anlayamıyordu ?
s-273
7972.train
Mademki her baktığı insanın ciğerini dahi okuyordu , nasıl olup da etrafını saran mideci dalkavukların ikiyüzlülüğünü anlayamıyordu ?
[74] tree
İnadıma yapmasın , dokunmayım hatırına .
s-274
7973.train
İnadıma iş yapmasın , dokunmayım hatırına .
[75] tree
Fareler evde cirit atıyor .
s-275
7974.train
Fareler evde cirit atıyor .
[76] tree
Ettiğim masrafın yüzde elli kârını bulsam Madam Elizabeth'in pansiyonuna ciro edeceğim .
s-276
7975.train
Ettiğim masrafın yüzde elli kârını bulsam Madam Elizabeth'in pansiyonuna ciro edeceğim .
[77] tree
Size ne kadar cömert davranmış olduğunu kendiniz de biliyorsunuz .
s-277
7976.train
Size ne kadar cömert davranmış olduğunu kendiniz de biliyorsunuz .
[78] tree
Şu evde ne zaman iki tel çalgı çalsak mahalleli söylemediğini bırakmıyor .
s-278
7977.train
Şu evde ne zaman iki tel çalgı çalsak mahalleli söylemediğini bırakmıyor .
[79] tree
Burhan Belge çalışma odasından geliverdi .
s-279
7978.train
Burhan Belge çalışma odasından geliverdi .
[80] tree
Uzun İhsan Efendi olan biteni çaresizlikle seyrediyordu .
s-280
7979.train
Uzun İhsan Efendi olan biteni çaresizlikle seyrediyordu .
[81] tree
Geçen gün kiremitleri aktarmak için dama çıkmıştı .
s-281
7980.train
Geçen gün kiremitleri aktarmak için dama çıkmıştı .
[82] tree
Ben , altın dişini çatır çatır söktüklerini gözlerimle gördüm .
s-282
7981.train
Ben , altın dişini çatır çatır söktüklerini gözlerimle gördüm .
[83] tree
Yunan İzmir'e çıktığında kara bir çatkı çatmıştır ve çıkarmayacaktır işgal sona erene kadar .
s-283
7982.train
Yunan İzmir'e çıktığında kara bir çatkı çatmıştır ve çıkarmayacaktır işgal sona erene kadar .
[84] tree
Birdenbire kadına karşı soğuk , çekingen davranmayı da onuruma yediremiyorum .
s-284
7983.train
Birdenbire kadına karşı soğuk , çekingen davranmayı da onuruma yediremiyorum .
[85] tree
Burada sekiz kuruşluk bir mal için benimle çekişe çekişe pazarlık edersin .
s-285
7984.train
Burada sekiz kuruşluk bir mal için benimle çekişe çekişe pazarlık edersin .
[86] tree
İleride , harap bir evin önünde , çemberimsi bir çukurun içinde , boz bulanık bir çamur gölü oluşmuştu .
s-286
7985.train
İleride , harap bir evin önünde , çemberimsi bir çukurun içinde , boz bulanık bir çamur gölü oluşmuştu .
[87] tree
Melodram çeşnili hikâyeyi aklından çıkarmaya bak !
s-287
7986.train
Melodram çeşnili hikâyeyi aklından çıkarmaya bak !
[88] tree
Hepsi birden Atatürk'ün açmakta olduğu bir çığırda çalışıyorlardı .
s-288
7987.train
Hepsi birden Atatürk'ün açmakta olduğu bir çığırda çalışıyorlardı .
[89] tree
Polisler , fotoğrafçılar çıkış tüneline doğru birikirler .
s-289
7988.train
Polisler , fotoğrafçılar çıkış tüneline doğru birikirler .
[90] tree
Kıbrıs sorunu , şu ya da bu siyasal oyunla , yeniden çıkmaza girecektir .
s-290
7989.train
Kıbrıs sorunu , şu ya da bu siyasal oyunla , yeniden çıkmaza girecektir .
[91] tree
Şu sıralar tam bir çıkmazdayım anlayacağın .
s-291
7990.train
Şu sıralar tam bir çıkmazdayım anlayacağın .
[92] tree
Sık sık kavga çıkıyordu aralarında , ana avrat küfrediyorlardı .
s-292
7991.train
Sık sık kavga çıkıyordu aralarında , ana avrat küfrediyorlardı .
[93] tree
Bir müddet hiçbirisi kımıldamadı ve çıt çıkmadı , sonra bir hıçkırık duyuldu .
s-293
7992.train
Bir müddet hiçbirisi kımıldamadı ve çıt çıkmadı , sonra bir hıçkırık duyuldu .
[94] tree
Dağlarda çiftçilik eden Müslümanlarla gayet iyi geçindiklerini görüyorum .
s-294
7993.train
Dağlarda çiftçilik eden Müslümanlarla gayet iyi geçindiklerini görüyorum .
[95] tree
Bu çileci görüş sanatçılarımızı da etkilemiştir elbet .
s-295
7994.train
Bu çileci görüş sanatçılarımızı da etkilemiştir elbet .
[96] tree
Bunlar , iyi cins beyaz kâğıt üstüne yazılmamış , basılmıştı sanki .
s-296
7995.train
Bunlar , iyi cins beyaz kâğıt üstüne yazılmamış , basılmıştı sanki .
[97] tree
Yüzü , o garip bakan gözleriyle çocuksulaşmıştı .
s-297
7996.train
Yüzü , o garip bakan gözleriyle çocuksulaşmıştı .
[98] tree
Ayağınızı denk alıp bu sorunu bir an evvel çözümlemenizi istiyorum .
s-298
7997.train
Ayağınızı denk alıp bu sorunu bir an evvel çözümlemenizi istiyorum .
[99] tree
Kendi ayağınız ve büyük aklınızla gidip düştüğünüz çukurdan bize ne ?
s-299
7998.train
Kendi ayağınız ve büyük aklınızla gidip düştüğünüz çukurdan bize ne ?
[100] tree
Bir kuruluş içinden birkaç çürük elma çıktı diye , şaibeli sayılır ; sayılmaz elbet .
s-300
7999.train
Bir kuruluş içinden birkaç çürük elma çıktı diye , şaibeli sayılır mı ; sayılmaz elbet .

Edit as listText viewDependency trees