Sentence view

Universal Dependencies - Turkish - Kenet

LanguageTurkish
ProjectKenet
Corpus Partdev
AnnotationKuzgun, Aslı; Cesur, Neslihan; Yıldız, Olcay Taner; Kuyrukçu, Oğuzhan; Yenice, Arife Betül; Arıcan, Bilge Nas; Sanıyar, Ezgi


showing 101 - 200 of 1646 • previousnext


[1] tree
O gün yer yerinden oynadı , bütün İstanbul'a ayağa kalkmıştı .
s-101
7800.train
O gün yer yerinden oynadı , bütün İstanbul'a ayağa kalkmıştı .
[2] tree
Ara sıra ötekinin berikinin ayağına ip takmaktan başka konuşacak lakırtıları olmazdı .
s-102
7801.train
Ara sıra ötekinin berikinin ayağına ip takmaktan başka konuşacak lakırtıları olmazdı .
[3] tree
Hatta vekilin bile ayağını kendisinin kaydırdığını iddia ediyor .
s-103
7802.train
Hatta vekilin bile ayağını kendisinin kaydırdığını iddia ediyor .
[4] tree
Arkasını dönerek sandalyesini muavinin tarafına çevirdi ve ayak ayak üstüne attı .
s-104
7803.train
Arkasını dönerek sandalyesini muavinin tarafına çevirdi ve ayak ayak üstüne attı .
[5] tree
Bu bahçeye ayak bastığım andan beri toprağın iyiliğini kendimde hissediyordum .
s-105
7804.train
Bu bahçeye ayak bastığım andan beri toprağın iyiliğini kendimde hissediyordum .
[6] tree
Tevfik'in kızı , kendi evladı gibi büyüttüğüm çocuk , konağa ayak basmıyor .
s-106
7805.train
Tevfik'in kızı , kendi evladı gibi büyüttüğüm çocuk , konağa ayak basmıyor .
[7] tree
Bu yapı beş yüz yıldan beri ayakta kalmıştır .
s-107
7806.train
Bu yapı beş yüz yıldan beri ayakta kalmıştır .
[8] tree
Mânicilerden biri ' gülerler ' diye bir ayak tutar , ona biri karşılık verir .
s-108
7807.train
Mânicilerden biri ' gülerler ' diye bir ayak tutar , ona biri karşılık verir .
[9] tree
Âdettir , genç kızlar girdikleri ailenin terbiyesine , gidişine ayak uydururlar .
s-109
7808.train
Âdettir , genç kızlar girdikleri ailenin terbiyesine , gidişine ayak uydururlar .
[10] tree
Onun duru aydınlığında alın yazımızın en çapraşık satırları , bize , birdenbire ayan oluverir .
s-110
7809.train
Onun duru aydınlığında alın yazımızın en çapraşık satırları , bize , birdenbire ayan oluverir .
[11] tree
Getirilmenin sebebini bana sordun mu ayıp edersin !
s-111
7810.train
Getirilmenin sebebini bana sordun mu ayıp edersin !
[12] tree
Başlanmış bir şiir , bazen aylarca bekler cebimde .
s-112
7811.train
Başlanmış bir şiir , bazen aylarca bekler cebimde .
[13] tree
Sadrazamın ayranı kabarsın diye üç gün beklenildikten sonra gelini , alayla , eşinin konağına iletmişlerdir .
s-113
7812.train
Sadrazamın ayranı kabarsın diye üç gün beklenildikten sonra gelini , alayla , eşinin konağına iletmişlerdir .
[14] tree
Köyümden , şehrimden ayrı düştüm .
s-114
7813.train
Köyümden , şehrimden ayrı düştüm .
[15] tree
Bu arada silinen ayrımlar ve ayrımcıklar , bulanıklığı iyiden iyiye artırıyor .
s-115
7814.train
Bu arada silinen ayrımlar ve ayrımcıklar , bulanıklığı iyiden iyiye artırıyor .
[16] tree
İlk heves günleri istisna edilirse beni sever bile görünmeye kalkışmadı .
s-116
7815.train
İlk heves günleri istisna edilirse beni sever bile görünmeye kalkışmadı .
[17] tree
Sıra , saygı kovarak yetişmiş bütün efendiler , Türkiye'nin bütün Avrupa görmüşleri ona kızar , onu küçük düşürmeye çalışır .
s-117
7816.train
Sıra , saygı kovarak yetişmiş bütün efendiler , Türkiye'nin bütün Avrupa görmüşleri ona kızar , onu küçük düşürmeye çalışır .
[18] tree
Rezalet ayyuka çıktı , bütün İstanbul bundan bahsediyor .
s-118
7817.train
Rezalet ayyuka çıktı , bütün İstanbul bundan bahsediyor .
[19] tree
Bodrum'daki parasız öğrenci de gelmiş , yanında da köpek azmanı .
s-119
7818.train
Bodrum'daki parasız öğrenci de gelmiş , yanında da köpek azmanı .
[20] tree
Bu babadan geçme derviş huyum , hoşgörüm yüzünden tutuk oluşumu anlamıyorlar .
s-120
7819.train
Bu babadan geçme derviş huyum , hoşgörüm yüzünden tutuk oluşumu anlamıyorlar .
[21] tree
Bunlar babadan oğla doktordurlar .
s-121
7820.train
Bunlar babadan oğla doktordurlar .
[22] tree
Ece sinirli sinirli gerinerek bacak bacak üstüne attı .
s-122
7821.train
Ece sinirli sinirli gerinerek bacak bacak üstüne attı .
[23] tree
Derince bir badala girdik ; sol ayağımı içeri çektim , debriyaja bastım .
s-123
7822.train
Derince bir badala girdik ; sol ayağımı içeri çektim , debriyaja bastım .
[24] tree
Kaç yıldır kimse kimseyi anlamadan bağıra çağıra konuşuyor burada .
s-124
7823.train
Kaç yıldır kimse kimseyi anlamadan bağıra çağıra konuşuyor burada .
[25] tree
Bu tehditlere karşı bağışıklık kazanmak hususunda şaşılası bir yetiye de sahiptiler .
s-125
7824.train
Bu tehditlere karşı bağışıklık kazanmak hususunda şaşılası bir yetiye de sahiptiler .
[26] tree
Ne kadar çabalarsa çabalasın , hasta , içinde çırpındığı anla bağlantı kuramıyor .
s-126
7825.train
Ne kadar çabalarsa çabalasın , hasta , içinde çırpındığı anla bağlantı kuramıyor .
[27] tree
Sen onu bambaşka duygularla , heyecanlarla bağrına basmak isteyeceksin .
s-127
7826.train
Sen onu bambaşka duygularla , heyecanlarla bağrına basmak isteyeceksin .
[28] tree
En büyüğünü kaybeden halk sanatkârının birkaç mısrası ile türkü bize bağrı yanan Anadolu'nun feryadını getirecek .
s-128
7827.train
En büyüğünü kaybeden halk sanatkârının birkaç mısrası ile türkü bize bağrı yanan Anadolu'nun feryadını getirecek .
[29] tree
Ben kızımı bilirim , bu tartışmaları bahane ederek Metin'den para sızdıracaktı .
s-129
7828.train
Ben kızımı bilirim , bu tartışmaları bahane ederek Metin'den para sızdıracaktı .
[30] tree
Senden bahis açılmadıkça susmak isterim .
s-130
7829.train
Senden bahis açılmadıkça susmak isterim .
[31] tree
İkide bir , bahsi tazeleyip bir yandan da etrafı araştırıyordu .
s-131
7830.train
İkide bir , bahsi tazeleyip bir yandan da etrafı araştırıyordu .
[32] tree
Adamın aklına bak !
s-132
7831.train
Adamın aklına bak !
[33] tree
İki yanından bağrışanlara anlamadığı bir dilden konuşuyorlarmış gibi birer bakış attı .
s-133
7832.train
İki yanından bağrışanlara anlamadığı bir dilden konuşuyorlarmış gibi birer bakış attı .
[34] tree
Baki kalan bu kubbede bir hoş seda imiş .
s-134
7833.train
Baki kalan bu kubbede bir hoş seda imiş .
[35] tree
Bırak muamma konuşmayı / Çıkar ağzından baklayı / Bahtımız aydınlanıversin
s-135
7834.train
Bırak muamma konuşmayı / Çıkar ağzından baklayı / Bahtımız aydınlanıversin
[36] tree
Pervin'in şimdilik bu sözüne bir bal mumu yapıştırarak tekrar Bedia yengeye döndüm .
s-136
7835.train
Pervin'in şimdilik bu sözüne bir bal mumu yapıştırarak tekrar Bedia yengeye döndüm .
[37] tree
Etrafına gölge salmayan , yemiş vermeyen hangi kütük baltadan kurtulur ?
s-137
7836.train
Etrafına gölge salmayan , yemiş vermeyen hangi kütük baltadan kurtulur ?
[38] tree
Baltayı taşa vurduk , diyor , iyice görmemiş olacağım .
s-138
7837.train
Baltayı taşa mı vurduk , diyor , iyice görmemiş olacağım .
[39] tree
Bana bak , karışmam sonra !
s-139
7838.train
Bana bak , karışmam sonra !
[40] tree
İyi kazanmıyordu fakat ne kazanıyorsa hepsini bankaya yatırıyordu .
s-140
7839.train
İyi kazanmıyordu fakat ne kazanıyorsa hepsini bankaya yatırıyordu .
[41] tree
Sabahleyin yağmur bardaktan boşanırcasına yağıyordu .
s-141
7840.train
Sabahleyin yağmur bardaktan boşanırcasına yağıyordu .
[42] tree
Öyle bir tekne parçası ki pusulasızdır , barometresizdir .
s-142
7841.train
Öyle bir tekne parçası ki pusulasızdır , barometresizdir .
[43] tree
Katı cisimler , üzerine konuldukları yüzeylere , yere doğru , sıvılarsa içinde bulundukları kabın dibine ve yanlarına doğru basınç yaparlar .
s-143
7842.train
Katı cisimler , üzerine konuldukları yüzeylere , yere doğru , sıvılarsa içinde bulundukları kabın dibine ve yanlarına doğru basınç yaparlar .
[44] tree
Bazen en mahir canilerin bile böyle mühim nisyanlarda bulunacak kadar basiretleri bağlanır .
s-144
7843.train
Bazen en mahir canilerin bile böyle mühim nisyanlarda bulunacak kadar basiretleri bağlanır .
[45] tree
İbiş'in odasına cennet kuşları baskın vermişti .
s-145
7844.train
İbiş'in odasına cennet kuşları baskın vermişti .
[46] tree
Kocakarı odadan çıktıkça ben Nuri'yi sıkıştırıyorum .
s-146
7845.train
Kocakarı odadan çıktıkça ben Nuri'yi sıkıştırıyorum .
[47] tree
Benim hilem hurdam yoktur , canı isteyen baktırmasın , zaten bu sanattan memnun değilim .
s-147
7846.train
Benim hilem hurdam yoktur , canı isteyen baktırmasın , zaten bu sanattan memnun değilim .
[48] tree
Onun için hayatın bütün kanunu , bütün manası bu baş aşağı düşüşteydi .
s-148
7847.train
Onun için hayatın bütün kanunu , bütün manası bu baş aşağı düşüşteydi .
[49] tree
Düşünceleriyle , sesiyle baş başa kalmayı tercih ederdi .
s-149
7848.train
Düşünceleriyle , iç sesiyle baş başa kalmayı tercih ederdi .
[50] tree
Neydi onunla böyle sıkı fıkı baş başa vermen , gizli planlar kuracak tenha köşelere çekilmen ?
s-150
7849.train
Neydi onunla böyle sıkı fıkı baş başa vermen , gizli planlar kuracak tenha köşelere çekilmen ?
[51] tree
Ordu karargâhına giriş , artık bir mabede çıkılıyor gibi baş döndürür .
s-151
7850.train
Ordu karargâhına giriş , artık bir mabede çıkılıyor gibi baş döndürür .
[52] tree
Başı bağlananların vekillerine birer samur kürk gelmiştir .
s-152
7851.train
Başı bağlananların vekillerine birer samur kürk gelmiştir .
[53] tree
Başınız daralırsa beni arayın .
s-153
7852.train
Başınız daralırsa beni arayın .
[54] tree
Kahve sahibi hem çok zengindi , hem çok bıçkın .
s-154
7853.train
Kahve sahibi hem çok zengindi , hem çok bıçkın .
[55] tree
Cümle kapısının önüne geldiği zaman başının dönmeye başladığını hissetti .
s-155
7854.train
Cümle kapısının önüne geldiği zaman başının dönmeye başladığını hissetti .
[56] tree
Kurt Hoca , başı kabak , yalın ayak , kolları sıvalı , evinin yüksek taraçasında kalaylı ibriğiyle abdestini tazeliyordu .
s-156
7855.train
Kurt Hoca , başı kabak , yalın ayak , kolları sıvalı , evinin yüksek taraçasında kalaylı ibriğiyle abdestini tazeliyordu .
[57] tree
Şu Yaşar kaçakçılıkla başına bir bela açabilir .
s-157
7856.train
Şu Yaşar kaçakçılıkla başına bir bela açabilir .
[58] tree
Hizmetçi kadınlarla içli dışlı olmamak , onlara mesafeli davranmak gerekirdi , yoksa başınıza çıkarlardı .
s-158
7857.train
Hizmetçi kadınlarla içli dışlı olmamak , onlara mesafeli davranmak gerekirdi , yoksa başınıza çıkarlardı .
[59] tree
Giderayak başımıza yeni bir dert açmayasın !
s-159
7858.train
Giderayak başımıza yeni bir dert açmayasın !
[60] tree
Başıma bir nöbetçi diktikten sonra bırakıp gitti .
s-160
7859.train
Başıma bir nöbetçi diktikten sonra bırakıp gitti .
[61] tree
Sonradan Kayabaşı'nın başına ve bizim başımıza dünyanın belasını saracak kadar zengindik .
s-161
7860.train
Sonradan Kayabaşı'nın başına ve bizim başımıza dünyanın belasını saracak kadar zengindik .
[62] tree
Şimdi tencereyi başına geçiririm !
s-162
7861.train
Şimdi tencereyi başına geçiririm !
[63] tree
Bizim merkez memuru celallidir , başına çabuk kan çıkar , hatırınızı kıracak şeyler yapar .
s-163
7862.train
Bizim merkez memuru celallidir , başına çabuk kan çıkar , hatırınızı kıracak şeyler yapar .
[64] tree
Bu harp başına vurdu galiba , sapıtmışsın sen .
s-164
7863.train
Bu harp başına vurdu galiba , sapıtmışsın sen .
[65] tree
Kocası yaşlı diye genç bir kadının başında kavak yelleri estiğine hükmetmek lazım gelmez .
s-165
7864.train
Kocası yaşlı diye genç bir kadının başında kavak yelleri estiğine hükmetmek lazım gelmez .
[66] tree
Madem bunları siz kendi başınızdan atmak istiyorsunuz , emanet olarak şu masaya bırakın .
s-166
7865.train
Madem bunları siz kendi başınızdan atmak istiyorsunuz , emanet olarak şu masaya bırakın .
[67] tree
İkide bir ah Çingeneler vah Çingeneler diye gelip böyle başımı ağrıtma .
s-167
7866.train
İkide bir ah Çingeneler vah Çingeneler diye gelip böyle başımı ağrıtma .
[68] tree
Ayrıca benim başımı belaya sokmaktan da çekinmiş olabilir .
s-168
7867.train
Ayrıca benim başımı belaya sokmaktan da çekinmiş olabilir .
[69] tree
Anlaşıldığına göre bu Saniye'nin İstanbullu anasının başının altından çıkmıştı .
s-169
7868.train
Anlaşıldığına göre bu iş Saniye'nin İstanbullu anasının başının altından çıkmıştı .
[70] tree
Bütün kadınlar alay alay başın sağ olsuna gittiler .
s-170
7869.train
Bütün kadınlar alay alay başın sağ olsuna gittiler .
[71] tree
Poker oynanıyor .
s-171
7870.train
Poker oynanıyor .
[72] tree
Ve tekrar başı yastığa düştü ve uyudu .
s-172
7871.train
Ve tekrar başı yastığa düştü ve uyudu .
[73] tree
Gülerken de göğsünün sağ köşesine baş kesmeyi unutmaz .
s-173
7872.train
Gülerken de göğsünün sağ köşesine baş kesmeyi unutmaz .
[74] tree
Adamakıllı bol entarisinin eteklerini savurta savurta geldi , başköşeye kuruldu .
s-174
7873.train
Adamakıllı bol entarisinin eteklerini savurta savurta geldi , başköşeye kuruldu .
[75] tree
Fakat o gözünü kapayınca başsız kalan konak .
s-175
7874.train
Fakat o gözünü kapayınca başsız kalan konak .
[76] tree
En sonunda rüzgârların istikametine baş verdi .
s-176
7875.train
En sonunda rüzgârların istikametine baş verdi .
[77] tree
Uzun yıllardan beri parasal bakımdan tam bir batağa saplanmıştı .
s-177
7876.train
Uzun yıllardan beri parasal bakımdan tam bir batağa saplanmıştı .
[78] tree
Barınılmaz hâle gelen bazı odalar battal edilmiş , yıkılma tehlikesi gösteren tahtaboşların kapısına kalaslar çivilenmişti .
s-178
7877.train
Barınılmaz hâle gelen bazı odalar battal edilmiş , yıkılma tehlikesi gösteren tahtaboşların kapısına kalaslar çivilenmişti .
[79] tree
Annem , üç gün sonra , sevinç baygınlıkları geçiren Yahudi'nin avucuna on altın sayıp yalvardı .
s-179
7878.train
Annem , üç gün sonra , sevinç baygınlıkları geçiren Yahudi'nin avucuna on altın sayıp yalvardı .
[80] tree
Dokunmayla titreyiveren bir duyarlık ama gözyaşından tiksinen bir soyluluk , bedenleşen bir acı .
s-180
7879.train
Dokunmayla titreyiveren bir duyarlık ama gözyaşından tiksinen bir soyluluk , bedenleşen bir acı .
[81] tree
Seyyit Ali , Yani'ye planlarını üstünkörü anlatmakta beis görmedi .
s-181
7880.train
Seyyit Ali , Yani'ye planlarını üstünkörü anlatmakta beis görmedi .
[82] tree
Geceleyin belanı arama , haydi nerden geldinse bas git oraya .
s-182
7881.train
Geceleyin belanı arama , haydi nerden geldinse bas git oraya .
[83] tree
Zavallı Reşat Efendi kendisinden başkaları için âdeta bir bela kesilmişti .
s-183
7882.train
Zavallı Reşat Efendi kendisinden başkaları için âdeta bir bela kesilmişti .
[84] tree
Ne var ki böyle araçlara biz pek bel bağlayamayız .
s-184
7883.train
Ne var ki böyle araçlara biz pek bel bağlayamayız .
[85] tree
İnsanın o şehre yabancılaşması , kendisinin bellek daralmasından kaynaklanmaz .
s-185
7884.train
İnsanın o şehre yabancılaşması , kendisinin bellek daralmasından kaynaklanmaz .
[86] tree
İsli tavan bel vermiş , duvarları içeri kamburlaşmıştı .
s-186
7885.train
İsli tavan bel vermiş , duvarları içeri kamburlaşmıştı .
[87] tree
O böyle söylerken yanında bulunanların benzi sararırdı .
s-187
7886.train
O böyle söylerken yanında bulunanların benzi sararırdı .
[88] tree
Hiçbir kederim yoktu ki onun bir tatlı kelamıyla bertaraf olmasın .
s-188
7887.train
Hiçbir kederim yoktu ki onun bir tatlı kelamıyla bertaraf olmasın .
[89] tree
Üstat hemen rasttan bestelediği bir şarkıyı mırıldanmaya başladı .
s-189
7888.train
Üstat hemen rasttan bestelediği bir şarkıyı mırıldanmaya başladı .
[90] tree
Müşterim bu sesi duyunca arabayı durdurdu .
s-190
7889.train
Müşterim bu sesi duyunca arabayı durdurdu .
[91] tree
Dört satırlık bir beyaza çekmek için de kan terlere batar .
s-191
7890.train
Dört satırlık bir beyaza çekmek için de kan terlere batar .
[92] tree
Bu satırları okuyunca Mustafa beyninden vurulmuşa döndü .
s-192
7891.train
Bu satırları okuyunca Mustafa beyninden vurulmuşa döndü .
[93] tree
Bey soylu ailelerin çocukları arasından hemen her zaman bir isyankâr çıkar .
s-193
7892.train
Bey soylu ailelerin çocukları arasından hemen her zaman bir isyankâr çıkar .
[94] tree
Ben senin az bezini yıkadım .
s-194
7893.train
Ben senin az mı bezini yıkadım .
[95] tree
Bu tatlı sohbetin arasında kapı çalındı , lakırtıları bıçak gibi kesildi .
s-195
7894.train
Bu tatlı sohbetin arasında kapı çalındı , lakırtıları bıçak gibi kesildi .
[96] tree
Sanki yarım ağız söylediğimi anlamış gibi bıyık altından gülerek şöyle bir süzüyor beni .
s-196
7895.train
Sanki yarım ağız söylediğimi anlamış gibi bıyık altından gülerek şöyle bir süzüyor beni .
[97] tree
Efendiden gizli yine herkes bildiğini okuyordu .
s-197
7896.train
Efendiden gizli yine herkes bildiğini okuyordu .
[98] tree
Hâlbuki ayrılık acısına ve ayrılık seslerine , bildik çıkmaklığım gerekti .
s-198
7897.train
Hâlbuki ayrılık acısına ve ayrılık seslerine , bildik çıkmaklığım gerekti .
[99] tree
Bilgisayarsız erişilemeyecek bir gelişme de aya gidilebilmiş olması .
s-199
7898.train
Bilgisayarsız erişilemeyecek bir gelişme de aya gidilebilmiş olması .
[100] tree
Onun inadı bilinçsizceydi , benimkisi bilinçli .
s-200
7899.train
Onun inadı bilinçsizceydi , benimkisi bilinçli .

Edit as listText viewDependency trees