Sentence view Universal Dependencies - Turkish - IMST Language Turkish Project IMST Corpus Part test Annotation Türk, Utku; Özateş, Şaziye Betül; Marşan, Büşra; Akkurt, Salih Furkan; Çöltekin, Çağrı; Cebiroğlu Eryiğit, Gülşen; Gökırmak, Memduh; Kaşıkara, Hüner; Sulubacak, Umut; Tyers, Francis
Text: Transcription Written form - Colors
showing 201 - 300 of 975 • previous • next
Sonradan çark etti , Sodexho gözbebeğimiz Sodexho dedi .
s-201
mst-1139
Sonradan çark etti, Sodexho gözbebeğimiz Sodexho dedi.
Bu süreç , insanların barınak olarak kullandıkları mağaraların duvarlarına resim yapmalarıyla başlamıştır denebilir .
s-202
mst-1143
Bu süreç, insanların barınak olarak kullandıkları mağaraların duvarlarına resim yapmalarıyla başlamıştır denebilir.
İbo Abim , Bu iş olmayacak , dedi .
s-203
mst-1152
İbo Abim, Bu iş olmayacak, dedi.
Çok sevdiğim bir mahalle arkadaşım var .
s-204
mst-1161
Çok sevdiğim bir mahalle arkadaşım var.
Ona büyük bir tutku hissettiğim gerçek .
s-205
mst-1165
Ona büyük bir tutku hissettiğim gerçek.
Bakın , mesela şöyle bir case alalım ...
s-206
mst-1171
Bakın, mesela şöyle bir case alalım...
Bir kahve söylerim .
s-207
mst-1178
Bir kahve söylerim.
Milli Eğitim Bakanı , YÖK Başkanı'nı uyararak , ' Hiç kimsenin rejimin jandarmalığına soyunmasına gerek yok ' dedi .
s-208
mst-1180
Milli Eğitim Bakanı, YÖK Başkanı'nı uyararak, ' Hiç kimsenin rejimin jandarmalığına soyunmasına gerek yok ' dedi.
Kadınların ve erkeklerin alışveriş şekillerinde ne gibi farklılık var ? .
s-209
mst-1188
Kadınların ve erkeklerin alışveriş şekillerinde ne gibi farklılık var?.
Milletle alay eden reklamlardan iyidir ...
s-210
mst-1195
Milletle alay eden reklamlardan iyidir...
İşte burda biri kabahatli .
s-211
mst-1198
İşte burda biri kabahatli.
Ama onsuz olmaz .
s-212
mst-1202
Ama onsuz olmaz.
Mali Barış , yalnızca vergi borçlarını ve ihtilafları kapsamalı .
s-213
mst-1207
Mali Barış, yalnızca vergi borçlarını ve ihtilafları kapsamalı.
Ne garip sözcükleri bulamıyorum .
s-214
mst-1213
Ne garip sözcükleri bulamıyorum.
Baksana çocuk nasıl çırpınıyor .
s-215
mst-1216
Baksana çocuk nasıl çırpınıyor.
- Hayır , bir çizgi - roman kahramanının hayatını yazıyorum .
s-216
mst-1222
-Hayır, bir çizgi-roman kahramanının hayatını yazıyorum.
Yıllar akıp giderken , çocukları büyüdü .
s-217
mst-1225
Yıllar akıp giderken, çocukları büyüdü.
Kahvenin numarasını söyledi .
s-218
mst-1229
Kahvenin numarasını söyledi.
Bırakın müşteri mağazanızın içindeki bir ' kokunun ' peşine düşsün ve aradığını keşfederek bulsun .
s-219
mst-1232
Bırakın müşteri mağazanızın içindeki bir ' kokunun ' peşine düşsün ve aradığını keşfederek bulsun.
Duyulmaması için anımsamamanız gerek .
s-220
mst-1238
Duyulmaması için anımsamamanız gerek.
Bu konuyu ele alan bir yazım , Bodrum Bodrum Dedikleri başlığıyla , Mimarlar Odası İzmir Şubesi Bülteni'nin Temmuz bindokuzyüzseksendokuz sayısında yayımlanmıştı .
s-221
mst-1243
Bu konuyu ele alan bir yazım, Bodrum Bodrum Dedikleri başlığıyla, Mimarlar Odası İzmir Şubesi Bülteni'nin Temmuz bindokuzyüzseksendokuz sayısında yayımlanmıştı.
Gitti , onun yanına gitti .
s-222
mst-1256
Gitti, onun yanına gitti.
Merakla Kerem'in anlattıklarını dinliyorduk .
s-223
mst-1258
Merakla Kerem'in anlattıklarını dinliyorduk.
Sermaye artırımı sonrasında Reina'de Platform Kozanoğlu Club'a Technologies'in payı yüzde doksanaltı'dan yüzde atmışbeş'e inerken , Çukurova Holding'in payı yüzde 4'ten yüzde dokuz'a yükseldi .
s-224
mst-1262
Sermaye artırımı sonrasında Reina'de Platform Kozanoğlu Club'a Technologies'in payı yüzde doksanaltı'dan yüzde atmışbeş'e inerken, Çukurova Holding'in payı yüzde 4'ten yüzde dokuz'a yükseldi.
Toplantıda DYP'li kadınlar , Çiller'in kendileriyle görüşmemesi üzerine , ' En çok biz çalışıyoruz .
s-225
mst-1273
Toplantıda DYP'li kadınlar, Çiller'in kendileriyle görüşmemesi üzerine, ' En çok biz çalışıyoruz.
Ayrıca o doğal mağaraların kıvrımları ve hava akımı taklit edilemezmiş .
s-226
mst-1283
Ayrıca o doğal mağaraların kıvrımları ve hava akımı taklit edilemezmiş.
Hesap veriyoruz .
s-227
mst-1288
Hesap veriyoruz.
' Ben Burhan Dede'nin soyundan , torunlarından biriyim .
s-228
mst-1291
' Ben Burhan Dede'nin soyundan, torunlarından biriyim.
Allah layığını versin !
s-229
mst-1298
Allah layığını versin!
Beni ciddiye almamıştı .
s-230
mst-1300
Beni ciddiye almamıştı.
Gözünde açık duman rengi gözlükler vardır .
s-231
mst-1301
Gözünde açık duman rengi gözlükler vardır.
Hocalar ondan çok memnun .
s-232
mst-1308
Hocalar ondan çok memnun.
Uzak öpücük yeter .
s-233
mst-1311
Uzak öpücük yeter.
Onları ayırmak kolay oldu : Sırayla gezdiririz olur biter . dedim .
s-234
mst-1316
Onları ayırmak kolay oldu: Sırayla gezdiririz olur biter. dedim.
Evet , diye mırıldandı .
s-235
mst-1323
Evet, diye mırıldandı.
Ben Köstence'de doğmuşum .
s-236
mst-1327
Ben Köstence'de doğmuşum.
Davetiyelerimi tenis raketi şeklinde keseceğim .
s-237
mst-1328
Davetiyelerimi tenis raketi şeklinde keseceğim.
Müşterilerin özel ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir perakende ortamı inşa etmeniz ve işletmeniz halinde , başarılı bir mağaza yaratırsınız .
s-238
mst-1331
Müşterilerin özel ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir perakende ortamı inşa etmeniz ve işletmeniz halinde, başarılı bir mağaza yaratırsınız.
Arka tarafta olacak .
s-240
mst-1348
Arka tarafta olacak.
Güzide'yi para konusunda zor ikna ettiğini belirten İnanoğlu , ' Bu projede yer almak için fazla para istedi ve naz yaptı .
s-241
mst-1352
Güzide'yi para konusunda zor ikna ettiğini belirten İnanoğlu, ' Bu projede yer almak için fazla para istedi ve naz yaptı.
Mantık , nesnel gerçekliğin insan zihnine sürekli yansıyan en genel ve temel kurallarının sistemleştirilmesinden ibarettir .
s-242
mst-1363
Mantık, nesnel gerçekliğin insan zihnine sürekli yansıyan en genel ve temel kurallarının sistemleştirilmesinden ibarettir.
Cevat , Evet , bakalım , diye atıldı .
s-243
mst-1374
Cevat, Evet, bakalım, diye atıldı.
Sokakta onun hali ne olur ?
s-244
mst-1378
Sokakta onun hali ne olur?
Şimdi bakın .
s-245
mst-1381
Şimdi bakın.
Dikkat : değiştirmeli demedi .
s-246
mst-1385
Dikkat: değiştirmeli demedi.
Çevre masalarda daha önce görmediğim bir - iki kadın gözüme ilişti .
s-247
mst-1387
Çevre masalarda daha önce görmediğim bir-iki kadın gözüme ilişti.
Çaresizlikle bana bakıyordu .
s-248
mst-1397
Çaresizlikle bana bakıyordu.
Ona ulaşamıyorum .
s-249
mst-1401
Ona ulaşamıyorum.
Evirip , devirip , döveceğiz ...
s-250
mst-1405
Evirip, devirip, döveceğiz...
Bana telefon ?derkenki aceleciliği , sanırım , birşeylerden korktuğunu gösteriyor .
s-252
mst-1410
Bana telefon ?derkenkiaceleciliği, sanırım, birşeylerden korktuğunu gösteriyor.
Nesrin : Yani bir sorununu başkasıyla konuşmak değil , buna günah çıkarma adı vermek mi rahatlatacak ? .
s-253
mst-1417
Nesrin: Yani bir sorununu başkasıyla konuşmak değil, buna günah çıkarma adı vermek mi rahatlatacak?.
Niçin ? Niçin bir giren bir daha çıkamaz oradan ? diye sordum .
s-254
mst-1420
Niçin? Niçin bir giren bir daha çıkamaz oradan? diye sordum.
Kendi düğününde çekilmiş bir fotoğraf , uzun yıllar önce ...
s-255
mst-1427
Kendi düğününde çekilmiş bir fotoğraf, uzun yıllar önce...
Yemeyiz , dedi Ramiz , önce ben girerim sınıfa , öğretmenim , derim , öğlende tarlaya babama yemek götürdüm , ondan geç kaldım .
s-256
mst-1429
Yemeyiz, dedi Ramiz, önce ben girerim sınıfa, öğretmenim, derim, öğlende tarlaya babama yemek götürdüm, ondan geç kaldım.
Irak meselesi ise gündemdeki yerini korurken Türkiye ile ABD'nin anlayış farklılığı sürüyor .
s-257
mst-1438
Irak meselesi ise gündemdeki yerini korurken Türkiye ile ABD'nin anlayış farklılığı sürüyor.
Artık o parktan bir çıkış yolu yoktur .
s-258
mst-1445
Artık o parktan bir çıkış yolu yoktur.
Askeri kanadın ayrıca Avrupa'nın son söylemlerine karşı ' Başbakan ve hükümet düzeyinde yanıt verilmesi gerekiyor ' mesajını verdiği belirtildi .
s-259
mst-1448
Askeri kanadın ayrıca Avrupa'nın son söylemlerine karşı ' Başbakan ve hükümet düzeyinde yanıt verilmesi gerekiyor ' mesajını verdiği belirtildi.
Bu eskiden kalma bir durum , dedim .
s-260
mst-1454
Bu eskiden kalma bir durum, dedim.
Hem bu dünyaya ait olup hem acıya nasıl katlanırlar .
s-261
mst-1457
Hem bu dünyaya ait olup hem acıya nasıl katlanırlar.
Kaldırımda küçük süt ve yoğurt kutularından bir iki tane , üzerinden kavun kabukları dökülmüş bir iki çöp poşeti ve izmaritler vardı .
s-262
mst-1464
Kaldırımda küçük süt ve yoğurt kutularından bir iki tane, üzerinden kavun kabukları dökülmüş bir iki çöp poşeti ve izmaritler vardı.
Ne kadar çok insan var değil mi ?
s-263
mst-1472
Ne kadar çok insan var değil mi?
Onca sopayı yerdi de yine bildiğinden şaşmazdı .
s-264
mst-1479
Onca sopayı yerdi de yine bildiğinden şaşmazdı.
Dedi ki bu Mustafa Doğan bana .
s-265
mst-1487
Dedi ki bu Mustafa Doğan bana.
İkincisine başladık , gitti getirdi sallana sallana .
s-266
mst-1491
İkincisine başladık, gitti getirdi sallana sallana.
Ben de anlattım .
s-267
mst-1496
Ben de anlattım.
Ilık et suyunun yanında haşlanmış geyik eti , kızarmış ekmek , bir de ılık çay vardı masada .
s-268
mst-1498
Ilık et suyunun yanında haşlanmış geyik eti, kızarmış ekmek, bir de ılık çay vardı masada.
Kimseye da haber vermemeliydiniz .
s-269
mst-1508
Kimseye da haber vermemeliydiniz.
Kervan evlere yaklaşırken kasabaya doğru yola çıkan iki kar motosikletinin uzaklaşan gürültüsü geyikleri ürkütüyor .
s-270
mst-1510
Kervan evlere yaklaşırken kasabaya doğru yola çıkan iki kar motosikletinin uzaklaşan gürültüsü geyikleri ürkütüyor.
Yorum : Haberi geçen Doğan Haber Ajansı ( DHA ) Konya muhabiri Mehmet Büyükarı , haberin doğru olduğunda ısrarlı .
s-271
mst-1518
Yorum: Haberi geçen Doğan Haber Ajansı (DHA) Konya muhabiri Mehmet Büyükarı, haberin doğru olduğunda ısrarlı.
Meğer ne hızlıymış kızımız .
s-272
mst-1524
Meğer ne hızlıymış kızımız.
Belki de hiç aklından çıkmıyor bu ihtimal , doğru mu .
s-273
mst-1527
Belki de hiç aklından çıkmıyor bu ihtimal, doğru mu.
?edir lezzet ?
s-274
mst-1533
?edirlezzet?
Siz de sayın .
s-275
mst-1536
Siz de sayın.
Geyik ve yaban koyunu derileri arasında ılık bir yorgunluk sardı tüm bedenimi .
s-276
mst-1539
Geyik ve yaban koyunu derileri arasında ılık bir yorgunluk sardı tüm bedenimi.
Geleceği kimse bilemez , bu da olabilir ; ama bunu düşünmekten , gece uykularınız kaçıyor .
s-277
mst-1547
Geleceği kimse bilemez, bu da olabilir; ama bunu düşünmekten, gece uykularınız kaçıyor.
Ne de olsa eski kuşaktan .
s-278
mst-1557
Ne de olsa eski kuşaktan.
Müthiş bir şey bu makine , dedim .
s-279
mst-1560
Müthiş bir şey bu makine, dedim.
Düğün gecesinin sabahında adam küçük kıza artık ihtiyaçları olmadığını söylemiş .
s-280
mst-1565
Düğün gecesinin sabahında adam küçük kıza artık ihtiyaçları olmadığını söylemiş.
Papaz bayılacak değil ya .
s-281
mst-1571
Papaz bayılacak değil ya.
Esasen , ülkemizde olduğu gibi , emperyalizm ve Ortaçağ'a karşı sınıf mücadelesinin canlı olduğu ülkelerde böyle bir barış ikliminin bulunmaması da , aynı nedenledir .
s-282
mst-1575
Esasen, ülkemizde olduğu gibi, emperyalizm ve Ortaçağ'a karşı sınıf mücadelesinin canlı olduğu ülkelerde böyle bir barış ikliminin bulunmaması da, aynı nedenledir.
Yıkayıp , koyun tabağa .
s-283
mst-1590
Yıkayıp, koyun tabağa.
Bir şey mi dokundu .
s-284
mst-1594
Bir şey mi dokundu.
Gerçi bu karar metni müvekkiline önceden yollanmıştı ama yine de bir usulsüzlük olabilirdi .
s-285
mst-1600
Gerçi bu karar metni müvekkiline önceden yollanmıştı ama yine de bir usulsüzlük olabilirdi.
Çince bilen eleman da bulmamız gerekiyor ' dedi .
s-286
mst-1605
Çince bilen eleman da bulmamız gerekiyor ' dedi.
Aygün , sundukları dosyayı inceleyip faiz oranlarını görünce hayrete düşen Şener'in , bu konuyu gelecek hafta Bakanlar Kurulu gündemine getireceğini söylediğini kaydetti .
s-287
mst-1610
Aygün, sundukları dosyayı inceleyip faiz oranlarını görünce hayrete düşen Şener'in, bu konuyu gelecek hafta Bakanlar Kurulu gündemine getireceğini söylediğini kaydetti.
Ama davranmak da istiyorum , senden vazgeçmeye niyetim yok .
s-288
mst-1619
Ama davranmak da istiyorum, senden vazgeçmeye niyetim yok.
Hem birileri iş yapacak , hem zarar edeceksiniz , hem de faiz ödeyeceksiniz ' dedi .
s-289
mst-1628
Hem birileri iş yapacak, hem zarar edeceksiniz, hem de faiz ödeyeceksiniz ' dedi.
Öyle günler oluyordu ki , bazen sabah başka ; öğlen başka , akşam başka bir kadınla buluşuyor , hepsine ayrı ayrı hikayeler anlatıyordum .
s-290
mst-1635
Öyle günler oluyordu ki, bazen sabah başka; öğlen başka, akşam başka bir kadınla buluşuyor, hepsine ayrı ayrı hikayeler anlatıyordum.
Nasıl anlatsam sana onu , bilemiyorum ki !
s-291
mst-1647
Nasıl anlatsam sana onu, bilemiyorum ki!
otuz ay sürecek Hat çalışmaları boyunca ekiplerin bütün ihtiyaçları çevredeki il ve ilçelerden karşılanacak .
s-292
mst-1650
otuz ay sürecek Hat çalışmaları boyunca ekiplerin bütün ihtiyaçları çevredeki il ve ilçelerden karşılanacak.
O ana kadar çocuk her şeyi duygularıyla algılar , duygularıyla yorumlar , çocuğun duygu antenleri tam kapasiteyle açıktır .
s-293
mst-1657
O ana kadar çocuk her şeyi duygularıyla algılar, duygularıyla yorumlar, çocuğun duygu antenleri tam kapasiteyle açıktır.
Kendi açıklıyor .
s-294
mst-1669
Kendi açıklıyor.
Onu ulaştırmam gerek , dedim .
s-295
mst-1671
Onu ulaştırmam gerek, dedim.
Saffet Ağabeyim istedi , verdim .
s-296
mst-1678
Saffet Ağabeyim istedi, verdim.
Dışarıda ilkbaharın henüz otoritesini kuramadığı hava eksi otuz dereceyi gösteriyordu .
s-297
mst-1683
Dışarıda ilkbaharın henüz otoritesini kuramadığı hava eksi otuz dereceyi gösteriyordu.
Üçüncü gonk sesinden sonra perde açıldı ve bale başladı .
s-298
mst-1687
Üçüncü gonk sesinden sonra perde açıldı ve bale başladı.
Hazırlanan ilk raporda teknik heyetin uçağın düştüğü alana gittiği söyleniyor ve burada Kazanın oluş sebebini ortaya çıkaracak herhangi bir parçaya rastlanmamıştır deniyordu .
s-299
mst-1695
Hazırlanan ilk raporda teknik heyetin uçağın düştüğü alana gittiği söyleniyor ve burada Kazanın oluş sebebini ortaya çıkaracak herhangi bir parçaya rastlanmamıştır deniyordu.
Herkes , ağız birliği etmişçesine büyük adam olduğunu söylüyordu .
s-300
mst-1707
Herkes, ağız birliği etmişçesine büyük adam olduğunu söylüyordu.
Edit as list • Text view • Dependency trees